1. [7:25] | ḳâle fîhâ taḥyevne vefîhâ temûtûne veminhâ tuḫracûn. | قال فيها تحيون وفيها تموتون ومنها تخرجون قَالَ فِيهَا تَحْيَوْنَ وَفِيهَا تَمُوتُونَ وَمِنْهَا تُخْرَجُونَ |
---|
Elmalılı | "Orada yaşayacaksınız, orada öleceksiniz ve yine oradan (dirilip) çıkarılacaksınız!" dedi. |
Y. Ali | He said: "Therein shall ye live, and therein shall ye die; but from it shall ye be taken out (at last)."
|
Words | | |
2. [16:5] | vel'en`âme ḫaleḳahâ. leküm fîhâ dif'üv vemenâfi`u veminhâ te'külûn. | والأنعام خلقها لكم فيها دفء ومنافع ومنها تأكلون وَالْأَنْعَامَ خَلَقَهَا لَكُمْ فِيهَا دِفْءٌ وَمَنَافِعُ وَمِنْهَا تَأْكُلُونَ |
---|
Elmalılı | Hayvanları da O yarattı. Onlarda sizi ısıtacak şeyler ve birçok faydalar vardır. Ve siz onlardan bir kısmını da yersiniz. |
Y. Ali | And cattle He has created for you (men): from them ye derive warmth, and numerous benefits, and of their (meat) ye eat.
|
Words | | |
3. [16:9] | ve`ale-llâhi ḳaṣdü-ssebîli veminhâ câir. velev şâe lehedâküm ecme`în. | وعلى الله قصد السبيل ومنها جائر ولو شاء لهداكم أجمعين وَعَلَى اللّهِ قَصْدُ السَّبِيلِ وَمِنْهَا جَآئِرٌ وَلَوْ شَاءَ لَهَدَاكُمْ أَجْمَعِينَ |
---|
Elmalılı | Doğru yolu göstermek Allah'a aittir. Onun eğrisi de vardır. Allah dileseydi, sizin hepinizi hidayete erdirirdi. |
Y. Ali | And unto Allah leads straight the Way, but there are ways that turn aside: if Allah had willed, He could have guided all of you.
|
Words | | |
4. [20:55] | minhâ ḫalaḳnâküm vefîhâ nü`îdüküm veminhâ nuḫricüküm târaten uḫrâ. | منها خلقناكم وفيها نعيدكم ومنها نخرجكم تارة أخرى مِنْهَا خَلَقْنَاكُمْ وَفِيهَا نُعِيدُكُمْ وَمِنْهَا نُخْرِجُكُمْ تَارَةً أُخْرَى |
---|
Elmalılı | Sizi yerden (topraktan) yarattık, yine (ölümünüzden sonra) ona döndüreceğiz. Hem de ondan sizi bir kere daha çıkaracağız. |
Y. Ali | From the (earth) did We create you, and into it shall We return you, and from it shall We bring you out once again.
|
Words | | |
5. [23:19] | feenşe'nâ leküm bihî cennâtim min neḫîliv vea`nâb. leküm fîhâ fevâkihü keŝîratüv veminhâ te'külûn. | فأنشأنا لكم به جنات من نخيل وأعناب لكم فيها فواكه كثيرة ومنها تأكلون فَأَنشَأْنَا لَكُم بِهِ جَنَّاتٍ مِّن نَّخِيلٍ وَأَعْنَابٍ لَّكُمْ فِيهَا فَوَاكِهُ كَثِيرَةٌ وَمِنْهَا تَأْكُلُونَ |
---|
Elmalılı | Böylece onun (yağmurun) sayesinde sizin yararınıza hurma bahçeleri ve üzüm bağları meydana getirdik ki, bunlarda sizin için bir çok meyveler vardır ve siz onlardan yersiniz. |
Y. Ali | With it We grow for you gardens of date-palms and vines: in them have ye abundant fruits: and of them ye eat (and have enjoyment),-
|
Words | | |
6. [23:21] | veinne leküm fi-l'en`âmi le`ibrah. nüsḳîküm mimmâ fî büṭûnihâ veleküm fîhâ menâfi`u keŝîratüv veminhâ te'külûn. | وإن لكم في الأنعام لعبرة نسقيكم مما في بطونها ولكم فيها منافع كثيرة ومنها تأكلون وَإِنَّ لَكُمْ فِي الْأَنْعَامِ لَعِبْرَةً نُّسقِيكُم مِّمَّا فِي بُطُونِهَا وَلَكُمْ فِيهَا مَنَافِعُ كَثِيرَةٌ وَمِنْهَا تَأْكُلُونَ |
---|
Elmalılı | Hayvanlarda da sizin için elbette ibretler vardır. Onların karınlarındakilerden size içiririz. Onlarda sizin için birtakım faydalar daha vardır; ayrıca etlerini yersiniz. |
Y. Ali | And in cattle (too) ye have an instructive example: from within their bodies We produce (milk) for you to drink; there are, in them, (besides), numerous (other) benefits for you; and of their (meat) ye eat;
|
Words | | |
7. [36:72] | veẕellelnâhâ lehüm feminhâ rakûbühüm veminhâ ye'külûn. | وذللناها لهم فمنها ركوبهم ومنها يأكلون وَذَلَّلْنَاهَا لَهُمْ فَمِنْهَا رَكُوبُهُمْ وَمِنْهَا يَأْكُلُونَ |
---|
Elmalılı | Onları, kendilerinin hizmetine vermişiz de, hem onlardan binekleri var, hem de onlardan yiyorlar. |
Y. Ali | And that We have subjected them to their (use)? of them some do carry them and some they eat:
|
Words | | |
8. [40:79] | allâhü-lleẕî ce`ale lekümü-l'en`âme literkebû minhâ veminhâ te'külûn. | الله الذي جعل لكم الأنعام لتركبوا منها ومنها تأكلون اللَّهُ الَّذِي جَعَلَ لَكُمُ الْأَنْعَامَ لِتَرْكَبُوا مِنْهَا وَمِنْهَا تَأْكُلُونَ |
---|
Elmalılı | Kimine binesiniz, kimini de yiyesiniz diye sizin için o yumuşak başlı hayvanları yaratan Allah'tır. |
Y. Ali | It is Allah Who made cattle for you, that ye may use some for riding and some for food;
|
Words | | |