Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 Surah :  90 - BeledGörüntülenen ayetler : 1 ... 20 | 20 - Sure no: 90
1.
[90:1]
lâ uḳsimü bihâẕe-lbeled.لا أقسم بهذا البلد
لَا أُقْسِمُ بِهَذَا الْبَلَدِ
Elmalılı Andolsun bu beldeye
Y. AliI do call to witness this City;-
 Words|لا - Nay!| أقسم - I swear| بهذا - by this| البلد - city,|
2.
[90:2]
veente ḥillüm bihâẕe-lbeled.وأنت حل بهذا البلد
وَأَنتَ حِلٌّ بِهَذَا الْبَلَدِ
Elmalılı Ki sen bu beldede oturmaktasın.
Y. AliAnd thou art a freeman of this City;-
 Words|وأنت - And you| حل - (are) free (to dwell)| بهذا - in this| البلد - city.|
3.
[90:3]
vevâlidiv vemâ veled.ووالد وما ولد
وَوَالِدٍ وَمَا وَلَدَ
Elmalılı Ve and olsun baba ve çocuğuna.
Y. AliAnd (the mystic ties of) parent and child;-
 Words|ووالد - And the begetter| وما - and what| ولد - he begot.|
4.
[90:4]
leḳad ḫalaḳne-l'insâne fî kebed.لقد خلقنا الإنسان في كبد
لَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ فِي كَبَدٍ
Elmalılı Biz insanı gerçekten bir sıkıntı içinde yarattık.
Y. AliVerily We have created man into toil and struggle.
 Words|لقد - Certainly,| خلقنا - We have created| الإنسان - man| في - (to be) in| كبد - hardship.|
5.
[90:5]
eyaḥsebü el ley yaḳdira `aleyhi eḥad.أيحسب أن لن يقدر عليه أحد
أَيَحْسَبُ أَن لَّن يَقْدِرَ عَلَيْهِ أَحَدٌ
Elmalılı İnsan, kendisine karşı kimse güç yetiremez mi sanıyor?
Y. AliThinketh he, that none hath power over him?
 Words|أيحسب - Does he think| أن - that| لن - not| يقدر - has power| عليه - over him| أحد - anyone?|
6.
[90:6]
yeḳûlü ehlektü mâlel lübedâ.يقول أهلكت مالا لبدا
يَقُولُ أَهْلَكْتُ مَالًا لُّبَدًا
Elmalılı Ben, yığın yığın mal yok ettim diyor.
Y. AliHe may say (boastfully); Wealth have I squandered in abundance!
 Words|يقول - He will say,| أهلكت - "I have squandered| مالا - wealth| لبدا - abundant."|
7.
[90:7]
eyaḥsebü el lem yerahû eḥad.أيحسب أن لم يره أحد
أَيَحْسَبُ أَن لَّمْ يَرَهُ أَحَدٌ
Elmalılı Kendisini bir gören olmadı mı sanıyor?
Y. AliThinketh he that none beholdeth him?
 Words|أيحسب - Does he think| أن - that| لم - not| يره - sees him| أحد - anyone?|
8.
[90:8]
elem nec`al lehû `ayneyn.ألم نجعل له عينين
أَلَمْ نَجْعَل لَّهُ عَيْنَيْنِ
Elmalılı Biz ona iki göz vermedik mi?
Y. AliHave We not made for him a pair of eyes?-
 Words|ألم - Have not| نجعل - We made| له - for him| عينين - two eyes?|
9.
[90:9]
velisânev veşefeteyn.ولسانا وشفتين
وَلِسَانًا وَشَفَتَيْنِ
Elmalılı Bir dil ve iki dudak?
Y. AliAnd a tongue, and a pair of lips?-
 Words|ولسانا - And a tongue,| وشفتين - and two lips?|
10.
[90:10]
vehedeynâhü-nnecdeyn.وهديناه النجدين
وَهَدَيْنَاهُ النَّجْدَيْنِ
Elmalılı Ona iki yolu gösterdik.
Y. AliAnd shown him the two highways?
 Words|وهديناه - And shown him| النجدين - the two ways?|
11.
[90:11]
fele-ḳteḥame-l`aḳabeh.فلا اقتحم العقبة
فَلَا اقْتَحَمَ الْعَقَبَةَ
Elmalılı Fakat o, o sarp yokuşa göğüs veremedi.
Y. AliBut he hath made no haste on the path that is steep.
 Words|فلا - But not| اقتحم - he has attempted| العقبة - the steep path.|
12.
[90:12]
vemâ edrâke me-l`aḳabeh.وما أدراك ما العقبة
وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْعَقَبَةُ
Elmalılı Bildin mi sen, o sarp yokuş nedir?
Y. AliAnd what will explain to thee the path that is steep?-
 Words|وما - And what| أدراك - can make you know| ما - what| العقبة - the steep path (is)?|
13.
[90:13]
fekkü raḳabeh.فك رقبة
فَكُّ رَقَبَةٍ
Elmalılı Köle azat etmek,
Y. Ali(It is:) freeing the bondman;
 Words|فك - (It is) freeing| رقبة - a neck,|
14.
[90:14]
ev iṭ`âmün fî yevmin ẕî mesgabeh.أو إطعام في يوم ذي مسغبة
أَوْ إِطْعَامٌ فِي يَوْمٍ ذِي مَسْغَبَةٍ
Elmalılı Veya salgın bir kıtlık gününde yemek yedirmektir,
Y. AliOr the giving of food in a day of privation
 Words|أو - Or| إطعام - feeding| في - in| يوم - a day| ذي - of| مسغبة - severe hunger.|
15.
[90:15]
yetîmen ẕâ maḳrabeh.يتيما ذا مقربة
يَتِيمًا ذَا مَقْرَبَةٍ
Elmalılı Yakınlığı olan bir yetime,
Y. AliTo the orphan with claims of relationship,
 Words|يتيما - An orphan| ذا - of| مقربة - near relationship,|
16.
[90:16]
ev miskînen ẕâ metrabeh.أو مسكينا ذا متربة
أَوْ مِسْكِينًا ذَا مَتْرَبَةٍ
Elmalılı Veya hiçbir şeyi olmayan yoksula.
Y. AliOr to the indigent (down) in the dust.
 Words|أو - Or| مسكينا - a needy person| ذا - in| متربة - misery,|
17.
[90:17]
ŝümme kâne mine-lleẕîne âmenû vetevâṣav biṣṣabri vetevâṣav bilmerḥameh.ثم كان من الذين آمنوا وتواصوا بالصبر وتواصوا بالمرحمة
ثُمَّ كَانَ مِنَ الَّذِينَ آمَنُوا وَتَوَاصَوْا بِالصَّبْرِ وَتَوَاصَوْا بِالْمَرْحَمَةِ
Elmalılı Sonra da iman edip de sabrı tavsiye eden ve merhamet tavsiye edenlerden olmaktır.
Y. AliThen will he be of those who believe, and enjoin patience, (constancy, and self-restraint), and enjoin deeds of kindness and compassion.
 Words|ثم - Then| كان - he is| من - of| الذين - those who| آمنوا - believe| وتواصوا - and enjoin (each other)| بالصبر - to patience,| وتواصوا - and enjoin (each other)| بالمرحمة - to compassion.|
18.
[90:18]
ülâike aṣḥâbü-lmeymeneh.أولئك أصحاب الميمنة
أُوْلَئِكَ أَصْحَابُ الْمَيْمَنَةِ
Elmalılı İşte bunlar, amel defterleri sağlarından verilenlerdir.
Y. AliSuch are the Companions of the Right Hand.
 Words|أولئك - Those| أصحاب - (are the) companions| الميمنة - (of) the right (hand)|
19.
[90:19]
velleẕîne keferû biâyâtinâ hüm aṣḥâbü-lmeş'emeh.والذين كفروا بآياتنا هم أصحاب المشأمة
وَالَّذِينَ كَفَرُوا بِآيَاتِنَا هُمْ أَصْحَابُ الْمَشْأَمَةِ
Elmalılı Âyetlerimizi tanımayanlar ise, onlardır işte amel defterleri sollarından verilenler.
Y. AliBut those who reject Our Signs, they are the (unhappy) Companions of the Left Hand.
 Words|والذين - But those who| كفروا - disbelieve| بآياتنا - in Our Verses,| هم - they| أصحاب - (are the) companions| المشأمة - (of) the left (hand).|
20.
[90:20]
`aleyhim nârum mü'ṣadeh.عليهم نار مؤصدة
عَلَيْهِمْ نَارٌ مُّؤْصَدَةٌ
Elmalılı Onların üzerlerine bir ateş bastırılıp kapıları kapanacaktır.
Y. AliOn them will be Fire vaulted over (all round).
 Words|عليهم - Over them,| نار - (will be the) Fire| مؤصدة - closed in.|
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17