1. [2:39] | velleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ ülâike aṣḥâbü-nnâr. hüm fîhâ ḫâlidûn. | والذين كفروا وكذبوا بآياتنا أولئك أصحاب النار هم فيها خالدون وَالَّذِينَ كَفَرواْ وَكَذَّبُواْ بِآيَاتِنَا أُولَـئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ |
---|
Elmalılı | İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar da cehennem ehlidirler. Orada ebedî olarak kalacaklardır. |
Y. Ali | "But those who reject Faith and belie Our Signs, they shall be companions of the Fire; they shall abide therein."
|
Words | | |
2. [5:10] | velleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ ülâike aṣḥâbü-lceḥîm. | والذين كفروا وكذبوا بآياتنا أولئك أصحاب الجحيم وَالَّذِينَ كَفَرُواْ وَكَذَّبُواْ بِآيَاتِنَا أُوْلَـئِكَ أَصْحَابُ الْجَحِيمِ |
---|
Elmalılı | İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar, cehennemliktirler. |
Y. Ali | Those who reject faith and deny our signs will be companions of Hell-fire.
|
Words | | |
3. [5:86] | velleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ ülâike aṣḥâbü-lceḥîm. | والذين كفروا وكذبوا بآياتنا أولئك أصحاب الجحيم وَالَّذِينَ كَفَرُواْ وَكَذَّبُواْ بِآيَاتِنَا أُوْلَـئِكَ أَصْحَابُ الْجَحِيمِ |
---|
Elmalılı | İnkar edip âyetlerimizi yalanlayanlar da cehennem ehlidir. |
Y. Ali | But those who reject Faith and belie our Signs,- they shall be companions of Hell-fire.
|
Words | | |
4. [22:57] | velleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ feülâike lehüm `aẕâbüm mühîn. | والذين كفروا وكذبوا بآياتنا فأولئك لهم عذاب مهين وَالَّذِينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا فَأُوْلَئِكَ لَهُمْ عَذَابٌ مُّهِينٌ |
---|
Elmalılı | İnkâr edip âyetlerimizi yalan sayanlar ise, işte bunlar için hakîr düşüren bir azab vardır. |
Y. Ali | And for those who reject Faith and deny our Signs, there will be a humiliating Punishment.
|
Words | | |
5. [23:33] | veḳâle-lmeleü min ḳavmihi-lleẕîne keferû vekeẕẕebû biliḳâi-l'âḫirati veetrafnâhüm fi-lḥayâti-ddünyâ mâ hâẕâ illâ beşerum miŝlüküm ye'külü mimmâ te'külûne minhü veyeşrabü mimmâ teşrabûn. | وقال الملأ من قومه الذين كفروا وكذبوا بلقاء الآخرة وأترفناهم في الحياة الدنيا ما هذا إلا بشر مثلكم يأكل مما تأكلون منه ويشرب مما تشربون وَقَالَ الْمَلَأُ مِن قَوْمِهِ الَّذِينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِلِقَاءِ الْآخِرَةِ وَأَتْرَفْنَاهُمْ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا مَا هَذَا إِلَّا بَشَرٌ مِّثْلُكُمْ يَأْكُلُ مِمَّا تَأْكُلُونَ مِنْهُ وَيَشْرَبُ مِمَّا تَشْرَبُونَ |
---|
Elmalılı | Onun kavminden, kâfir olup ahirete ulaşmayı yalanlayan ve dünya hayatında kendilerine refah verdiğimiz kodaman güruh dedi ki: "Bu dediler, sadece sizin gibi bir insandır; sizin yediğinizden yer, sizin içtiğinizden içer." |
Y. Ali | And the chiefs of his people, who disbelieved and denied the Meeting in the Hereafter, and on whom We had bestowed the good things of this life, said: "He is no more than a man like yourselves: he eats of that of which ye eat, and drinks of what ye drink.
|
Words | | |
6. [30:16] | veemme-lleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ veliḳâi-l'âḫirati feülâike fi-l`aẕâbi muḥḍarûn. | وأما الذين كفروا وكذبوا بآياتنا ولقاء الآخرة فأولئك في العذاب محضرون وَأَمَّا الَّذِينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا وَلِقَاءِ الْآخِرَةِ فَأُوْلَئِكَ فِي الْعَذَابِ مُحْضَرُونَ |
---|
Elmalılı | Âyetlerimizi ve âhiret buluşmasını yalan sayıp da küfredenlere gelince, işte onlar o zaman azab içinde hazır bulundurulurlar. |
Y. Ali | And those who have rejected Faith and falsely denied our Signs and the meeting of the Hereafter,- such shall be brought forth to Punishment.
|
Words | | |
7. [54:3] | vekeẕẕebû vettebe`û ehvâehüm veküllü emrim müsteḳirr. | وكذبوا واتبعوا أهواءهم وكل أمر مستقر وَكَذَّبُوا وَاتَّبَعُوا أَهْوَاءَهُمْ وَكُلُّ أَمْرٍ مُّسْتَقِرٌّ |
---|
Elmalılı | Yalanladılar, nefislerinin arzularına uydular. Halbuki her iş yerini bulacaktır. |
Y. Ali | They reject (the warning) and follow their (own) lusts but every matter has its appointed time.
|
Words | | |
8. [57:19] | velleẕîne âmenû billâhi verusülihî ülâike hümu-ṣṣiddîḳûn. veşşühedâü `inde rabbihim. lehüm ecruhüm venûruhüm. velleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ ülâike aṣḥâbü-lceḥîm. | والذين آمنوا بالله ورسله أولئك هم الصديقون والشهداء عند ربهم لهم أجرهم ونورهم والذين كفروا وكذبوا بآياتنا أولئك أصحاب الجحيم وَالَّذِينَ آمَنُوا بِاللَّهِ وَرُسُلِهِ أُوْلَئِكَ هُمُ الصِّدِّيقُونَ وَالشُّهَدَاءُ عِندَ رَبِّهِمْ لَهُمْ أَجْرُهُمْ وَنُورُهُمْ وَالَّذِينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا أُوْلَئِكَ أَصْحَابُ الْجَحِيمِ |
---|
Elmalılı | Allah'a ve peygamberine iman edenler var ya, işte onlar, Rableri yanında sözü özü doğru olanlar ve şehitlik mertebesine erenlerdir. Onların mükafatları ve nurları vardır. İnkar edip de âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar da cehennemin adamlarıdır. |
Y. Ali | And those who believe in Allah and His messengers- they are the Sincere (lovers of Truth), and the witnesses (who testify), in the eyes of their Lord: They shall have their Reward and their Light. But those who reject Allah and deny Our Signs,- they are the Companions of Hell-Fire.
|
Words | | |
9. [64:10] | velleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ ülâike aṣḥâbü-nnâri ḫâlidîne fîhâ. vebi'se-lmeṣîr. | والذين كفروا وكذبوا بآياتنا أولئك أصحاب النار خالدين فيها وبئس المصير وَالَّذِينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا أُوْلَئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ خَالِدِينَ فِيهَا وَبِئْسَ الْمَصِيرُ |
---|
Elmalılı | İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar cehennem ehlidirler. Orada ebedi kalacaklardır. Ne kötü gidilecek yerdir orası! |
Y. Ali | But those who reject Faith and treat Our Signs as falsehoods, they will be Companions of the Fire, to dwell therein for aye: and evil is that Goal.
|
Words | | |
10. [78:28] | vekeẕẕebû biâyâtinâ kiẕẕâbâ. | وكذبوا بآياتنا كذابا وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا كِذَّابًا |
---|
Elmalılı | Âyetlerimizi yalanlaya yalanlaya tam bir yalancı olmuşlardı. |
Y. Ali | But they (impudently) treated Our Signs as false.
|
Words | | |