Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 31 Surah :  80 - AbeseGörüntülenen ayetler : 31 ... 42 | 42 - Sure no: 80
1.
[80:31]
vefâkihetev veebbâ.وفاكهة وأبا
وَفَاكِهَةً وَأَبًّا
Elmalılı Meyveler, çayırlar bitirdik.
Y. AliAnd fruits and fodder,-
 Words|وفاكهة - And fruits| وأبا - and grass,|
2.
[80:32]
metâ`al leküm velien`âmiküm.متاعا لكم ولأنعامكم
مَّتَاعًا لَّكُمْ وَلِأَنْعَامِكُمْ
Elmalılı Siz ve hayvanlarınız faydalansın diye.
Y. AliFor use and convenience to you and your cattle.
 Words|متاعا - (As) a provision| لكم - for you| ولأنعامكم - and for your cattle.|
3.
[80:33]
feiẕâ câeti-ṣṣâḫḫah.فإذا جاءت الصاخة
فَإِذَا جَاءَتِ الصَّاخَّةُ
Elmalılı Kulakları sağır eden o gürültü geldiğinde,
Y. AliAt length, when there comes the Deafening Noise,-
 Words|فإذا - But when| جاءت - comes| الصاخة - the Deafening Blast,|
4.
[80:34]
yevme yefirru-lmerü min eḫîh.يوم يفر المرء من أخيه
يَوْمَ يَفِرُّ الْمَرْءُ مِنْ أَخِيهِ
Elmalılı O gün kişi kaçar, kardeşinden...
Y. AliThat Day shall a man flee from his own brother,
 Words|يوم - (The) Day| يفر - will flee| المرء - a man| من - from| أخيه - his brother,|
5.
[80:35]
veümmihî veebîh.وأمه وأبيه
وَأُمِّهِ وَأَبِيهِ
Elmalılı Anasından, babasından..
Y. AliAnd from his mother and his father,
 Words|وأمه - And his mother| وأبيه - and his father,|
6.
[80:36]
veṣâḥibetihî vebenîh.وصاحبته وبنيه
وَصَاحِبَتِهِ وَبَنِيهِ
Elmalılı Eşinden ve oğullarından.
Y. AliAnd from his wife and his children.
 Words|وصاحبته - And his wife| وبنيه - and his children,|
7.
[80:37]
likülli-mriim minhüm yevmeiẕin şe'nüy yugnîh.لكل امرئ منهم يومئذ شأن يغنيه
لِكُلِّ امْرِئٍ مِّنْهُمْ يَوْمَئِذٍ شَأْنٌ يُغْنِيهِ
Elmalılı Onlardan her birinin o gün başından aşan işi vardır.
Y. AliEach one of them, that Day, will have enough concern (of his own) to make him indifferent to the others.
 Words|لكل - For every| امرئ - man| منهم - among them| يومئذ - that Day| شأن - (will be) a matter| يغنيه - occupying him.|
8.
[80:38]
vucûhüy yevmeiẕim müsfirah.وجوه يومئذ مسفرة
وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ مُّسْفِرَةٌ
Elmalılı Yüzler var ki, o gün parıl parıl,
Y. AliSome faces that Day will be beaming,
 Words|وجوه - Faces,| يومئذ - that Day| مسفرة - (will be) bright,|
9.
[80:39]
ḍâḥiketüm müstebşirah.ضاحكة مستبشرة
ضَاحِكَةٌ مُّسْتَبْشِرَةٌ
Elmalılı Güler, sevinir.
Y. AliLaughing, rejoicing.
 Words|ضاحكة - Laughing,| مستبشرة - rejoicing at good news.|
10.
[80:40]
vevucûhüy yevmeiẕin `aleyhâ gaberah.ووجوه يومئذ عليها غبرة
وَوُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ عَلَيْهَا غَبَرَةٌ
Elmalılı Yüzler de var ki, o gün tozlanmış,
Y. AliAnd other faces that Day will be dust-stained,
 Words|ووجوه - And faces,| يومئذ - that Day,| عليها - upon them| غبرة - (will be) dust,|
11.
[80:41]
terheḳuhâ ḳaterah.ترهقها قترة
تَرْهَقُهَا قَتَرَةٌ
Elmalılı Onları karanlık bürümüş,
Y. AliBlackness will cover them:
 Words|ترهقها - Will cover them| قترة - darkness.|
12.
[80:42]
ülâike hümü-lkeferatü-lfecerah.أولئك هم الكفرة الفجرة
أُوْلَئِكَ هُمُ الْكَفَرَةُ الْفَجَرَةُ
Elmalılı İşte onlardır kâfirler, haktan sapanlar.
Y. AliSuch will be the Rejecters of Allah, the doers of iniquity.
 Words|أولئك - Those| هم - [they]| الكفرة - (are) the disbelievers,| الفجرة - the wicked ones.|
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17