1. [80:33] | feiẕâ câeti-ṣṣâḫḫah. | فإذا جاءت الصاخة فَإِذَا جَاءَتِ الصَّاخَّةُ |
---|
Elmalılı | Kulakları sağır eden o gürültü geldiğinde, |
Y. Ali | At length, when there comes the Deafening Noise,-
|
Words | | فإذا - But when| جاءت - comes| الصاخة - the Deafening Blast,| |
Pickthal | But when the Shout cometh |
Arberry | And when the Blast shall sound, |
Shakir | But when the deafening cry comes, |
Free Minds | So when the screaming shout comes. |
Qaribullah | But, when the Blast comes, |
Asad | AND SO, when the piercing call [of resurrection] is heard |
Diyanet Vakfı | Kulakları sağır eden o ses geldiğinde, |
Diyanet | O muazzam gürültü, kıyamet kopup geldiği zaman; |
Edip Yüksel | Sonra, o müthiş patlama gerçekleşince, |
Suat Yıldırım | Ama vakti gelip de o kulakları patlatan dehşetli gün geldiği zaman |
Yaşar Nuri Öztürk | Şiddetle çarpanın çıkardığı korkunç ses geldiğinde, |
Abdulbaki Gölpınarlı | Derken adeta kulakları sağır eden o bağırış gelip çattı mı. |
Ali Bulaç | Fakat 'kulakları patlatırcasına olan o gürleme' geldiği zaman, |
Süleyman Ateş | Çarpınca kulakları sağır eden o gürültü geldiği zaman, |
Önceki [80:32]< >[80:34] Sonraki |