1. [2:65] | veleḳad `alimtümü-lleẕîne-`tedev minküm fi-ssebti feḳulnâ lehüm kûnû ḳiradeten ḫâsiîn. | ولقد علمتم الذين اعتدوا منكم في السبت فقلنا لهم كونوا قردة خاسئين وَلَقَدْ عَلِمْتُمُ الَّذِينَ اعْتَدَواْ مِنكُمْ فِي السَّبْتِ فَقُلْنَا لَهُمْ كُونُواْ قِرَدَةً خَاسِئِينَ |
---|
Elmalılı | İçinizden cumartesi günü yasağını çiğneyenleri elbette bilirsiniz. İşte bundan dolayı onlara "sefil maymunlar olun!" dedik. |
Y. Ali | And well ye knew those amongst you who transgressed in the matter of the Sabbath: We said to them: "Be ye apes, despised and rejected."
|
Words | | |
2. [7:166] | felemmâ `atev `am mâ nühû `anhü ḳulnâ lehüm kûnû ḳiradeten ḫâsiîn. | فلما عتوا عن ما نهوا عنه قلنا لهم كونوا قردة خاسئين فَلَمَّا عَتَوْاْ عَن مَّا نُهُواْ عَنْهُ قُلْنَا لَهُمْ كُونُواْ قِرَدَةً خَاسِئِينَ |
---|
Elmalılı | Böylece onlar kibre kapılıp yasak kılınan şeylerden vazgeçmeyince, biz de onlara, hor ve zelil maymunlar olun, dedik. |
Y. Ali | When in their insolence they transgressed (all) prohibitions, We said to them: "Be ye apes, despised and rejected."
|
Words | | |
3. [23:108] | ḳâle-ḫseû fîhâ velâ tükellimûn. | قال اخسئوا فيها ولا تكلمون قَالَ اخْسَؤُوا فِيهَا وَلَا تُكَلِّمُونِ |
---|
Elmalılı | (Allah) buyurur ki: Alçaldıkça alçalın orada! Bana konuşmayın artık. |
Y. Ali | He will say: "Be ye driven into it (with ignominy)! And speak ye not to Me!
|
Words | | |
4. [67:4] | ŝümme-rci`i-lbeṣara kerrateyni yenḳalib ileyke-lbeṣaru ḫâsiev vehüve ḥasîr. | ثم ارجع البصر كرتين ينقلب إليك البصر خاسئا وهو حسير ثُمَّ ارْجِعِ الْبَصَرَ كَرَّتَيْنِ يَنقَلِبْ إِلَيْكَ الْبَصَرُ خَاسِأً وَهُوَ حَسِيرٌ |
---|
Elmalılı | Sonra gözünü tekrar tekrar döndür (bak). Göz (aradığı bozukluğu bulmaktan) âciz ve bitkin halde sana dönecektir. |
Y. Ali | Again turn thy vision a second time: (thy) vision will come back to thee dull and discomfited, in a state worn out.
|
Words | | |