1. [70:11] | yübeṣṣarûnehüm. yeveddü-lmücrimü lev yeftedî min `aẕâbi yevmiiẕim bibenîh. | يبصرونهم يود المجرم لو يفتدي من عذاب يومئذ ببنيه يُبَصَّرُونَهُمْ يَوَدُّ الْمُجْرِمُ لَوْ يَفْتَدِي مِنْ عَذَابِ يَوْمِئِذٍ بِبَنِيهِ |
---|
Elmalılı | Birbirlerine gösterilirler. Suçlu o günün azabından kurtulmak için fidye vermek ister; oğullarını, |
Y. Ali | Though they will be put in sight of each other,- the sinner's desire will be: Would that he could redeem himself from the Penalty of that Day by (sacrificing) his children,
|
Words | | |
2. [74:41] | `ani-lmücrimîn. | عن المجرمين عَنِ الْمُجْرِمِينَ |
---|
Elmalılı | Suçluların durumunu. |
Y. Ali | And (ask) of the Sinners:
|
Words | | |
3. [77:18] | keẕâlike nef`alü bilmücrimîn. | كذلك نفعل بالمجرمين كَذَلِكَ نَفْعَلُ بِالْمُجْرِمِينَ |
---|
Elmalılı | Biz suçlulara böyle yaparız. |
Y. Ali | Thus do We deal with men of sin.
|
Words | | |
4. [77:46] | külû vetemette`û ḳalîlen inneküm mücrimûn. | كلوا وتمتعوا قليلا إنكم مجرمون كُلُوا وَتَمَتَّعُوا قَلِيلًا إِنَّكُم مُّجْرِمُونَ |
---|
Elmalılı | Yiyin, zevklenin biraz, çünkü siz suçlularsınız. |
Y. Ali | (O ye unjust!) Eat ye and enjoy yourselves (but) a little while, for that ye are Sinners.
|
Words | | |
5. [83:29] | inne-lleẕîne ecramû kânû mine-lleẕîne âmenû yaḍḥakûn. | إن الذين أجرموا كانوا من الذين آمنوا يضحكون إِنَّ الَّذِينَ أَجْرَمُوا كَانُواْ مِنَ الَّذِينَ آمَنُوا يَضْحَكُونَ |
---|
Elmalılı | Doğrusu o suç işleyenler inananlara gülüyorlardı. |
Y. Ali | Those in sin used to laugh at those who believed,
|
Words | | |