1. [77:38] | hâẕâ yevmü-lfaṣl. cema`nâküm vel'evvelîn. | هذا يوم الفصل جمعناكم والأولين هَذَا يَوْمُ الْفَصْلِ جَمَعْنَاكُمْ وَالْأَوَّلِينَ |
---|
Elmalılı | Bu, işte o hüküm günüdür. Sizi ve öncekileri bir araya topladık. |
Y. Ali | That will be a Day of Sorting out! We shall gather you together and those before (you)!
|
Words | | |
2. [100:5] | fevesaṭne bihî cem`â. | فوسطن به جمعا فَوَسَطْنَ بِهِ جَمْعًا |
---|
Elmalılı | Derken bir topluluğun ortasına dalanlara yemin ederim ki, |
Y. Ali | And penetrate forthwith into the midst (of the foe) en masse;-
|
Words | | |
3. [104:2] | elleẕî ceme`a mâlev ve`addedeh. | الذي جمع مالا وعدده الَّذِي جَمَعَ مَالًا وَعَدَّدَهُ |
---|
Elmalılı | Mal toplayıp onu tekrar tekrar sayan, insanları arkadan çekiştirip, kaş göz hareketleriyle alay edenlerin (hümeze ve lümezenin) vay haline! |
Y. Ali | Who pileth up wealth and layeth it by,
|
Words | | |