1. [52:9] | yevme temûru-ssemâü mevrâ. | يوم تمور السماء مورا يَوْمَ تَمُورُ السَّمَاءُ مَوْرًا |
---|
Elmalılı | O gün gök, bir çalkanış çalkalanır |
Y. Ali | On the Day when the firmament will be in dreadful commotion.
|
Words | | |
2. [67:16] | eemintüm men fi-ssemâi ey yaḫsife bikümü-l'arḍa feiẕâ hiye temûr. | أأمنتم من في السماء أن يخسف بكم الأرض فإذا هي تمور أَأَمِنتُم مَّن فِي السَّمَاءِ أَن يَخْسِفَ بِكُمُ الْأََرْضَ فَإِذَا هِيَ تَمُورُ |
---|
Elmalılı | Her şeyi kuşatmış olan Allah ın yeri sizinle birlikte göçürüvermesinden emin misiniz? O zaman yer çalkalanıyordur. |
Y. Ali | Do ye feel secure that He Who is in heaven will not cause you to be swallowed up by the earth when it shakes (as in an earthquake)?
|
Words | | |