1. [88:13] | fîhâ sürurum merfû`ah. | فيها سرر مرفوعة فِيهَا سُرُرٌ مَّرْفُوعَةٌ |
---|
Elmalılı | Yükseltilmiş divanlar, | Y. Ali | Therein will be Thrones (of dignity), raised on high,
| Words | | فيها - Therein| سرر - (will be) thrones| مرفوعة - raised high,| | Pickthal | Wherein are couches raised | Arberry | therein uplifted couches | Shakir | Therein are thrones raised high, | Free Minds | In it are raised beds. | Qaribullah | and raised couches, | Asad | [and] there will be thrones [of happiness] raised high, | Diyanet Vakfı | Yükseltilmiş tahtlar, | Diyanet | Orada, yükseltilmiş tahtlar vardır. | Edip Yüksel | Orada yüksek mobilyalar var. | Suat Yıldırım | Orada üstün, kıymetli tahtlar... | Yaşar Nuri Öztürk | Yüksek sedirler vardır orada, | Abdulbaki Gölpınarlı | Orada yükseltilmiş tahtlar. | Ali Bulaç | Orda 'yükseklerde kurulmuş, tahtlar da vardır; | Süleyman Ateş | Orada yükseltilmiş tahtlar, | Önceki [88:12]< >[88:14] Sonraki |
|