1. [74:13] | vebenîne şühûdâ. | وبنين شهودا وَبَنِينَ شُهُودًا |
---|
Elmalılı | Hem göz önünde oğullar verdim. |
Y. Ali | And sons to be by his side!-
|
Words | | وبنين - And children| شهودا - present,| |
Pickthal | And sons abiding in his presence |
Arberry | and sons standing before him, |
Shakir | And sons dwelling in his presence, |
Free Minds | And children to bear witness. |
Qaribullah | and sons that stand in witness. |
Asad | and children as [love's] witnesses, |
Diyanet Vakfı | Göz önünde duran oğullar (verdim), |
Diyanet | Tek olarak yaratıp kendisine bol bol mal, çevresinde bulunan oğullar verdiğim ve nimetleri yaydıkça yaydığım o kimseyi Bana bırak. |
Edip Yüksel | Hem de gözü önünde çocuklar... |
Suat Yıldırım | Mal ve ailesiz, tek olarak yarattığım, sonra çok çok mal, servet ve etrafında dolaşan oğullar verdiğim, her türlü imkânı önüne serdiğim, o adamın hakkından gelmeyi sen Bana bırak! |
Yaşar Nuri Öztürk | Göz doyurucu oğullar verdim. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Gözlerinin önünde duran oğullar verdim. |
Ali Bulaç | Göz önünde-hazır çocuklar (verdim). |
Süleyman Ateş | Göz önünde oğullar (verdim). |
Önceki [74:12]< >[74:14] Sonraki |