Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 Surah :  68 - KalemGörüntülenen ayet : 44 | 52 - Sure No: 68
Önceki [68:43]< >[68:45] Sonraki
1.
[68:44]
feẕernî vemey yükeẕẕibü bihâẕe-lḥadîŝ. senestedricühüm min ḥayŝü lâ ya`lemûn.فذرني ومن يكذب بهذا الحديث سنستدرجهم من حيث لا يعلمون
فَذَرْنِي وَمَن يُكَذِّبُ بِهَذَا الْحَدِيثِ سَنَسْتَدْرِجُهُم مِّنْ حَيْثُ لَا يَعْلَمُونَ
Elmalılı Bu sözü yalanlayanı bana bırak. Onları bilmedikleri yönden derece derece azaba yaklaştıracağız.
Y. AliThen leave Me alone with such as reject this Message: by degrees shall We punish them from directions they perceive not.
 Words| فذرني - So leave Me| ومن - and whoever| يكذب - denies| بهذا - this| الحديث - Statement,| سنستدرجهم - We will progressively lead them| من - from| حيث - where| لا - not| يعلمون - they know.|
PickthalLeave Me (to deal) with those who give the lie to this pronouncement. We shall lead them on by steps from whence they know not.
Arberry So leave Me with him who cries lies to this discourse! We will draw them on little by little whence they know not;
ShakirSo leave Me and him who rejects this announcement; We will overtake them by degrees, from whence they perceive not:
Free MindsTherefore, let Me deal with those who reject this narration; We will entice them from where they do not perceive.
Qaribullah Therefore, leave Me with he who belied this discourse. We will draw them on little by little from where they do not know.
AsadHence, leave Me alone with such as give the lie to this tiding. 23 We shall bring them low, step by step, without their perceiving how it has come about:
Diyanet Vakfı(Resulüm!) Sen bu sözü (Kur'an'ı) yalan sayanı bana bırak (kendini üzme). Biz onları, bilmedikleri bir yönden yavaş yavaş azaba yaklaştırıyoruz.
DiyanetKuran'ı yalanlayanları Bana bırak; Biz onları bilmedikleri yerden yavaş yavaş azaba yaklaştıracağız.
Edip YükselBu hadisi (sözü) yalanlayanla Beni başbaşa bırak. Onları, bilmedikleri yerden yavaş yavaş yaklaştıracağız.
Suat YıldırımO halde sen bu şerefli sözü, Kur'ân’ı yalan sayanı Bana bırak! Biz onları, bilmedikleri, farkına varmadıkları bir yerden, yavaş yavaş azaba yaklaştırırız. Ben onlara mühlet veriyorum! Doğrusu Ben’im düzenim, pek sağlamdır. [23,55-56; 6,44; 3,196-197; 7,182-183]
Yaşar Nuri ÖztürkBu sözü yalanlayanla beni baş başa bırak. Onları, bilmedikleri yerden yakalayacağız.
Abdulbaki GölpınarlıArtık sen, bu sözü yalanlayanı bırak bana, biz onları yavaşyavaş, hiç bilmedikleri yerden cehenneme çekerdururuz.
Ali BulaçArtık bu sözü yalan sayanı sen Bana bırak. Biz onları, bilmeyecekleri bir yönden derece derece (azaba) yaklaştıracağız.
Süleyman AteşBu sözü yalanlayanı bana bırak; onları bilmedikleri yerden derece derece (azaba) yaklaştıracağız.
Önceki [68:43]< >[68:45] Sonraki
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17