1. [68:43] | ḫâşi`aten ebṣâruhüm terheḳuhüm ẕilleh. veḳad kânû yüd`avne ile-ssücûdi vehüm sâlimûn. | خاشعة أبصارهم ترهقهم ذلة وقد كانوا يدعون إلى السجود وهم سالمون خَاشِعَةً أَبْصَارُهُمْ تَرْهَقُهُمْ ذِلَّةٌ وَقَدْ كَانُوا يُدْعَوْنَ إِلَى السُّجُودِ وَهُمْ سَالِمُونَ |
---|
Elmalılı | Gözleri düşük bir halde kendilerini bir zillet kaplar. Oysa onlar sapasağlam iken de secdeye davet ediliyorlardı. |
Y. Ali | Their eyes will be cast down,- ignominy will cover them; seeing that they had been summoned aforetime to bow in adoration, while they were whole, (and had refused).
|
Words | | خاشعة - Humbled,| أبصارهم - their eyes,| ترهقهم - will cover them| ذلة - humiliation.| وقد - And indeed,| كانوا - they were| يدعون - called| إلى - to| السجود - prostrate| وهم - while they| سالمون - (were) sound.| |
Pickthal | With eyes downcast, abasement stupefying them. And they had been summoned to prostrate themselves while they were yet unhurt. |
Arberry | humbled shall be their eyes, and abasement shall overspread them, for they had been summoned to bow themselves while they were whole. |
Shakir | Their looks cast down, abasement shall overtake them; and they were called upon to make obeisance indeed while yet they were safe. |
Free Minds | With their eyes subdued, humiliation will cover them. They were invited to prostrate when they were whole and able. |
Qaribullah | Their eyes will be humbled, and humiliation shall spread over them for they were already ordered to prostrate themselves when they were undiminished. |
Asad | downcast will be their eyes, with ignominy overwhelming them - seeing that they had been called upon [in vain] to prostrate themselves [before Him] while they were yet sound [and alive]. |
Diyanet Vakfı | Gözleri horluktan aşağı düşmüş bir halde kendilerini zillet bürür. Halbuki onlar, sapasağlam iken de secdeye davet ediliyorlardı (fakat yine secde etmiyorlardı). |
Diyanet | O gün işin dehşetinden baldırlar açılır; gözleri dönmüş olarak yüzlerini zillet bürür; secdeye çağırılırlar ama buna güçleri yetmez. Oysa, kendileri sapasağlam oldukları zaman secdeye çağırılmışlardı. |
Edip Yüksel | Gözleri düşmüş bir durumda, onları aşağılanma kaplar. Oysa onlar sağlam iken secdeye çağrılmışlardı |
Suat Yıldırım | Gözleri yerde, kendilerini zillet kaplamıştır. Halbuki dünyada bedenleri sağlam, âzaları salim iken de secdeye dâvet edilirler, ama bunu yapmazlardı. |
Yaşar Nuri Öztürk | Gözleri yere eğilmiş, benliklerini zillet kaplamıştır. Onlar, sapasağlam oldukları zaman da secde etmeye çağrılıyorlardı. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Gözleri yere dikilir, üstlerine aşağılık çöker ve gerçekten de sağ esenken de secdeye davet edilmişlerdir de secde etmemişlerdi. |
Ali Bulaç | Gözleri 'korkudan ve dehşetten düşük', kendilerini de zillet sarıp-kuşatmış. Oysa onlar, (daha önce) sapasağlam iken secdeye davet edilirlerdi. |
Süleyman Ateş | Gözleri düşük olarak yüzlerini bir zillet kaplar. Onlar sağlam iken de secdeye da'vet edilirler(fakat secde etmezler)di. |
Önceki [68:42]< >[68:44] Sonraki |