1. [38:46] | innâ aḫlaṣnâhüm biḫâliṣatin ẕikra-ddâr. | إنا أخلصناهم بخالصة ذكرى الدار إِنَّا أَخْلَصْنَاهُم بِخَالِصَةٍ ذِكْرَى الدَّارِ |
---|
Elmalılı | Çünkü biz onları temiz bir hasletle, hâlis yurt (ahiret) düşüncesine ermiş has kullarımızdan kılmışızdır. |
Y. Ali | Verily We did choose them for a special (purpose)- proclaiming the Message of the Hereafter.
|
Words | | إنا - Indeed, We| أخلصناهم - [We] chose them| بخالصة - for an exclusive (quality);| ذكرى - remembrance| الدار - (of) the Home.| |
Pickthal | Lo! We purified them with a pure thought, remembrance of the Home (of the Hereafter). |
Arberry | Assuredly We purified them with a quality most pure, the remembrance of the Abode, |
Shakir | Surely We purified them by a pure quality, the keeping m mind of the (final) abode. |
Free Minds | We had chosen them to enforce awareness of the Hereafter. |
Qaribullah | Indeed, We purified them with a most pure quality, the remembrance of the Everlasting Life. |
Asad | for, verily, We purified them by means of a thought most pure: the remembrance of the life to come. [Lit., "of the [final] abode".] |
Diyanet Vakfı | Biz onları özellikle ahiret yurdunu düşünen ihlaslı kimseler kıldık. |
Diyanet | Biz onları ahiret yurdunu düşünen, içten bağlı kimseler kıldık. |
Edip Yüksel | Salt ahireti düşündükleri için onları salt/dupduru kıldık. |
Suat Yıldırım | Biz onları özellikle âhiret yurdunu düşünen ihlâslı kişiler kıldık. |
Yaşar Nuri Öztürk | Biz onları, yurdu düşünme özellikleriyle yücelen tertemiz kullar yaptık. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Biz onları, daima yurtları olan ahireti anma huyuyla yarattık da özleri temiz, ihlas sahibi kullar ettik. |
Ali Bulaç | Gerçekten Biz onları, katıksızca (ahiretteki asıl) yurdu düşünüp-anan ihlas sahipleri kıldık. |
Süleyman Ateş | Biz onları ahiret yurdunu düşünme özelliğiyle temizleyip, kendimize halis (kul) yaptık. |
Önceki [38:45]< >[38:47] Sonraki |