1. [38:38] | veâḫarîne müḳarranîne fi-l'aṣfâd. | وآخرين مقرنين في الأصفاد وَآخَرِينَ مُقَرَّنِينَ فِي الْأَصْفَادِ |
---|
Elmalılı | Ve daha diğerlerini de zincirlerde bağlı olarak (Onun emrine verdik). |
Y. Ali | As also others bound together in fetters.
|
Words | | وآخرين - And others| مقرنين - bound| في - in| الأصفاد - chains.| |
Pickthal | And others linked together in chains, |
Arberry | and others also, coupled in fetters: |
Shakir | And others fettered in chains. |
Free Minds | And others, held by restraints. |
Qaribullah | and others joined together by (iron) fetters. |
Asad | and others linked together in fetters. [I.e., subdued and, as it were, tamed by him: see note on 21:82, which explains my rendering, in this context, of shayatin as "rebellious forces".] |
Diyanet Vakfı | Ve daha diğerlerini de zincirlerde bağlı olarak (Onun emrine verdik.) |
Diyanet | Bunun üzerine Biz de, istediği yere onun buyruğu ile kolayca giden rüzgarı, bina kuran ve dalgıçlık yapan şeytanları, demir halkalarla bağlı diğerlerini onun buyruğu altına verdik. |
Edip Yüksel | Ve zincirlerle birbirine bağlı bekleyen yedekleri de... |
Suat Yıldırım | Bina yapan, dalgıçlık yapan her şeytanı, bukağılarla bağlı olan başkalarını da onun hizmetine verdik. [21,82] |
Yaşar Nuri Öztürk | Ve demirlerle birbirine bağlı diğerlerini... |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve bir başka kısmı da bukağılarla bağlanmıştı. |
Ali Bulaç | Ve (kötülük yapmamaları için) sağlam kementlerle birbirine bağlanmış diğerlerini. |
Süleyman Ateş | Ve zincirlerle birbirine bağlanmış başka (şeytan)ları. |
Önceki [38:37]< >[38:39] Sonraki |