1. [37:164] | vemâ minnâ illâ lehû meḳâmüm ma`lûm. | وما منا إلا له مقام معلوم وَمَا مِنَّا إِلَّا لَهُ مَقَامٌ مَّعْلُومٌ |
---|
Elmalılı | (Melekler): "Bizden her birimizin belli bir makamı vardır. Biziz o saf saf dizilenler, biziz! Biziz o tesbih edenler, biziz!" derler. |
Y. Ali | (Those ranged in ranks say): "Not one of us but has a place appointed;
|
Words | | وما - "And not| منا - among us| إلا - except| له - for him| مقام - (is) a position| معلوم - known.| |
Pickthal | There is not one of us but hath his known position. |
Arberry | None of us is there, but has a known station; |
Shakir | And there is none of us but has an assigned place, |
Free Minds | Every one of us has a destined place. |
Qaribullah | (Gabriel said to the Prophet): 'Each of us has a known place. |
Asad | [All forces of nature praise God and say:] [The metaphorical "saying" that follows is in tune with many other Quranic passages which speak of even inanimate objects as "praising God", e.g., "The seven heavens extol His limitless glory, and the earth, and all that they contain" |
Diyanet Vakfı | "(Melekler şöyle derler:) Bizim her birimiz için, bilinen bir makam vardır." |
Diyanet | Melekler şöyle derler: "Bizim her birimizin bilinen bir makamı vardır. Şüphesiz biz sıra sıra duranlarız, şüphesiz biz Allah'ı tesbih edenleriz." |
Edip Yüksel | Her birimizin belli bir görevi vardır. |
Suat Yıldırım | “Bizim her birimizin belli bir makamı ve yeri vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk | Bizim, istisnasız herbirimizin bilinen bir makamı vardır. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve melekler derler ki: Bizden hiçbir fert yoktur ki onun malum ve muayyen bir makamı olmasın. |
Ali Bulaç | (Melekler der ki:) “Bizden her birimiz için belli bir makam vardır.” |
Süleyman Ateş | Bizden herkesin belli bir makamı vardır. |
Önceki [37:163]< >[37:165] Sonraki |