1. [36:67] | velev neşâü lemesaḫnâhüm `alâ mekânetihim feme-steṭâ`û müḍiyyev velâ yerci`ûn. | ولو نشاء لمسخناهم على مكانتهم فما استطاعوا مضيا ولا يرجعون وَلَوْ نَشَاءُ لَمَسَخْنَاهُمْ عَلَى مَكَانَتِهِمْ فَمَا اسْتَطَاعُوا مُضِيًّا وَلَا يَرْجِعُونَ |
---|
Elmalılı | Yine dileseydik oldukları yerde kılıklarını değiştirirdik de ne ileri gidebilirlerdi, ne de geri dönebilirlerdi. | Y. Ali | And if it had been Our Will, We could have transformed them (to remain) in their places; then should they have been unable to move about, nor could they have returned (after error).
| Words | | ولو - And if| نشاء - We willed| لمسخناهم - surely, We (would have) transformed them| على - in| مكانتهم - their places| فما - then not| استطاعوا - they would have been able| مضيا - to proceed| ولا - and not| يرجعون - return.| | Pickthal | And had We willed, We verily could have fixed them in their place, making them powerless to go forward or turn back. | Arberry | Did We will, We would have changed them where they were, then they could not go on, nor could they return. | Shakir | And if We please We would surely transform them in their place, then they would not be able to go on, nor will they return. | Free Minds | And if We wished, We can freeze them in their place; thus, they can neither move forward, nor go back. | Qaribullah | Had it been Our will We would have transmuted them (into monkeys, pigs and stones) where they were, so that they could neither go forward nor yet return. | Asad | And had it been Our will [that they should not be free to choose between right and wrong], We could surely have given them a different nature [Lit., "transformed [or "transmuted"] them".] [and created them as beings rooted] in their places, so that they would not be able to move forward, and could not turn back.] [I.e., if it had been God's will that men should have no freedom of will or moral choice, He would have endowed them from the very beginning with a spiritually and morally stationary nature, entirely rooted in their instincts ("in their places"), devoid of all urge to advance, and incapable either of positive development or of retreat from a wrong course.] | Diyanet Vakfı | Eğer dilesek oldukları yerde onların şekillerini değiştirirdik de ne ileriye gitmeye güçleri yeterdi ne de geri gelmeye! | Diyanet | Dilesek, onları oldukları yerde dondururduk da, ne ileri gidebilirler ve ne de geri dönebilirlerdi. | Edip Yüksel | Dilesek onları oldukları yerde dondurur ne ileri gidebilir ne de geri dönebilirlerdi. | Suat Yıldırım | Eğer dileseydik, oldukları yerde, hemen baş üstü, mâhiyetlerini değiştirir, çirkin mi çirkin, tersyüz ederdik...Artık ne ileriye devam edebilir, ne de geriye dönüş yapabilirlerdi. | Yaşar Nuri Öztürk | Dilesek, onları oldukları yerde hayvana çeviririz. O zaman ne ileri gitmeye güçleri yeter ne de geri dönebilirler. | Abdulbaki Gölpınarlı | Ve dileseydik onları çarpıp, durdukları yerde bir başka şekle sokardık da kalakalırlardı, ne ileriye gitmeye güçleri yeterdi, ne geriye dönmeye. | Ali Bulaç | Eğer dilemiş olsaydık, oldukları yerde (en görkemli çağlarında) onları bir başka kalıba sokardık; böylece ne ileri gitmeye, ne geri dönmeye güç yetirebilirlerdi. | Süleyman Ateş | Dilesek kılıklarını değiştirip onları oldukları yerde dondururduk, ne ileri gidebilir, ne geri dönebilirlerdi. | Önceki [36:66]< >[36:68] Sonraki |
|