1. [3:147] | vemâ kâne ḳavlehüm illâ en ḳâlû rabbene-gfir lenâ ẕünûbenâ veisrâfenâ fî emrinâ veŝebbit aḳdâmenâ venṣurnâ `ale-lḳavmi-lkâfirîn. | وما كان قولهم إلا أن قالوا ربنا اغفر لنا ذنوبنا وإسرافنا في أمرنا وثبت أقدامنا وانصرنا على القوم الكافرين وَمَا كَانَ قَوْلَهُمْ إِلاَّ أَن قَالُواْ ربَّنَا اغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَإِسْرَافَنَا فِي أَمْرِنَا وَثَبِّتْ أَقْدَامَنَا وَانصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَ |
---|
Elmalılı | Onların sözleri ancak: "Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işlerimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla ve (yolunda) ayaklarımızı diret, Kâfirler güruhuna karşı da bize yardım et!" demekten ibaretti. |
Y. Ali | All that they said was: "Our Lord! Forgive us our sins and anything We may have done that transgressed our duty: Establish our feet firmly, and help us against those that resist Faith."
|
Words | | وما - And not| كان - were| قولهم - their words| إلا - except| أن - that| قالوا - they said,| ربنا - "Our Lord| اغفر - forgive| لنا - for us| ذنوبنا - our sins| وإسرافنا - and our excesses| في - in| أمرنا - our affairs| وثبت - and make firm| أقدامنا - our feet| وانصرنا - and give us victory| على - over| القوم - [the people]| الكافرين - the disbelievers."| |
Pickthal | Their cry was only that they said: Our Lord! forgive us for our sins and wasted efforts, make our foothold sure, and give us victory over the disbelieving folk. |
Arberry | Nothing else they said but, 'Lord, forgive us our sins, and that we exceeded in our affair, and make firm our feet, and help us against the people of the unbelievers.' |
Shakir | And their saying was no other than that they said: Our Lord! forgive us our faults and our extravagance in our affair and make firm our feet and help us against the unbelieving people. |
Free Minds | And they did not say except: "Our Lord, forgive us our sins and our shortcomings in our responsibility, and make firm our foothold, and grant us victory over the rejecting people." |
Qaribullah | Their only words were: 'Lord, forgive us our sins and that we exceeded in our affair, make us firm of foot and give us victory over the unbelievers. ' |
Asad | and all that they said was this: "O our Sustainer! Forgive us our sins and the lack of moderation in our doings! And make firm our steps, and succour us against people who deny the truth!" - |
Diyanet Vakfı | Onların sözleri, sadece şöyle demekten ibaretti: Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı bağışla; ayaklarımızı (yolunda) sabit kıl; kafirler topluluğuna karşı bizi muzaffer kıl! |
Diyanet | Dedikleri ancak şu idi: "Rabbimiz! Günahlarımızı, işimizdeki aşırılıklarımızı bize bağışla, sebatımızı arttır, inkarcı topluluğa karşı bize yardım et". |
Edip Yüksel | Sözleri yalnızca şuydu: "Rabbimiz, günahlarımızı ve işlerimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı sağlam tut ve inkarcı topluluğa karşı bize zafer ver." |
Suat Yıldırım | Evet onların bu durumda dedikleri sadece şu oldu: “Ey bizim kerîm Rabbimiz, günahlarımızı ve işlerimizdeki aşırılıklarımızı affet! Ayaklarımızı hak yolda sabit kıl ve kâfirler gürûhuna karşı bize yardım eyle!” |
Yaşar Nuri Öztürk | Sözleri yalnız şu olmuştur: "Ey Rabbimiz! Bağışla bizim günahlarımızı, affet işlerimizdeki taşkınlığımızı, sağlam bastır ayaklarımızı ve yardım et bize küfre sapan topluma karşı!" |
Abdulbaki Gölpınarlı | Sözleri ancak şuydu: Rabbimiz, yarlıga suçlarımızı, bağışla işlerimizde taşkınlık göstermemizi ve diret ayaklarımızı, yardım et bize kafir kavme karşı. |
Ali Bulaç | Onların söyledikleri: "Rabbimiz, günahlarımızı ve işimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı (bastıkları yerde) sağlamlaştır ve bize kafirler topluluğuna karşı yardım et" demelerinden başka bir şey değildi. |
Süleyman Ateş | Sadece şöyle diyorlardı: "Rabbimiz, bizim günahlarımızı ve işimizde taşkınlığımızı bağışla, ayaklarımızı (yolunda) sağlam tut, kafir topluma karşı bize yardım eyle!" |
Önceki [3:146]< >[3:148] Sonraki |