1. [27:81] | vemâ ente bihâdi-l`umyi `an ḍalâletihim. in tüsmi`u illâ mey yü'minü biâyâtinâ fehüm müslimûn. | وما أنت بهادي العمي عن ضلالتهم إن تسمع إلا من يؤمن بآياتنا فهم مسلمون وَمَا أَنتَ بِهَادِي الْعُمْيِ عَن ضَلَالَتِهِمْ إِن تُسْمِعُ إِلَّا مَن يُؤْمِنُ بِآيَاتِنَا فَهُم مُّسْلِمُونَ |
---|
Elmalılı | Sen körleri sapıklıklarından çevirip doğru yola getirecek değilsin. Ancak (gönülden) teslim olarak âyetlerimize iman edenlere duyurabilirsin. |
Y. Ali | Nor canst thou be a guide to the blind, (to prevent them) from straying: only those wilt thou get to listen who believe in Our Signs, and they will bow in Islam.
|
Words | | وما - And not| أنت - (can) you| بهادي - guide| العمي - the blind| عن - from| ضلالتهم - their error.| إن - Not| تسمع - you can cause to hear| إلا - except| من - (those) who| يؤمن - believe| بآياتنا - in Our Signs| فهم - so they| مسلمون - (are) Muslims.| |
Pickthal | Nor canst thou lead the blind out of their error. Thou canst make none to hear, save those who believe Our revelations and who have surrendered. |
Arberry | Thou shalt not guide the blind out of their error neither shalt thou make any to hear, save such as believe in Our signs, and so surrender. |
Shakir | Nor can you be a guide to the blind out of their error; you cannot make to bear (any one) except those who believe in Our communications, so they submit. |
Free Minds | Nor can you guide the blind from their misguidance. You can only make those who believe in Our revelations hear you, for they have surrendered. |
Qaribullah | Nor do you guide the blind out of their error, nor do you make any to hear, except those who believe in Our verses and are Muslims. |
Asad | just as thou canst not lead the blind [of heart] out of their error; none canst thou make hear save such as [are willing to] believe in Our messages, and thus surrender themselves unto Us. [This passage corresponds to the oft-repeated Quranic statement that "God guides him that wills [to be guided] (yahdi man yasha)".] |
Diyanet Vakfı | Sen körleri sapıklıklarından çevirip doğru yola getiremezsin. Ancak ayetlerimize inanıp da teslim olanlara duyurabilirsin. |
Diyanet | Körleri sapıklıklarından vazgeçirip doğru yola döndüremezsin; ancak ayetlerimize inananlara sen duyurabilirsin; işte onlar Müslümanlardır. |
Edip Yüksel | Körü de sapıklığından çıkarıp yola iletemezsin. Sen ancak, ayetlerimize inananlara duyurabilirsin; onlar (anlattığın gerçeği) kabul ederler. |
Suat Yıldırım | Sen körleri de sapıklıktan kurtarıp doğru yola getiremezsin.Sen ancak ayetlerimize iman etmeye yatkın kimselere çağrını duyurabilirsin. Çünkü onlar hakka teslim olurlar. |
Yaşar Nuri Öztürk | Ve sen, düştükleri sapıklıktan körleri de çıkaramazsın. Teslim olmuş kişiler halinde ayetlerimize inananlardan başkasına sesini duyuramazsın. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve köre, sapıklığından döndürüp doğru yolu gösteremezsin sen; ancak delillerimize inanan kişiye duyurursun sesini ve onlardır gerçekten de Müslüman olanlar. |
Ali Bulaç | Ve sen körleri düştükleri sapıklıktan çekip hidayete erdirici değilsin; sen ancak, ayetlerimize iman edenlere (söz) dinletebilirsin, işte Müslüman olanlar bunlardır. |
Süleyman Ateş | Ve sen kör(ler)i içine düştükleri sapıklıklardan çıkarıp yola getiremezsin. Sen, ancak ayetlerimize inananlara duyurabilirsin ve onlar derhal müslüman olurlar. |
Önceki [27:80]< >[27:82] Sonraki |