1. [21:84] | festecebnâ lehû fekeşefnâ mâ bihî min ḍurriv veâteynâhü ehlehû vemiŝlehüm me`ahüm raḥmetem min `indinâ veẕikrâ lil`âbidîn. | فاستجبنا له فكشفنا ما به من ضر وآتيناه أهله ومثلهم معهم رحمة من عندنا وذكرى للعابدين فَاسْتَجَبْنَا لَهُ فَكَشَفْنَا مَا بِهِ مِن ضُرٍّ وَآتَيْنَاهُ أَهْلَهُ وَمِثْلَهُم مَّعَهُمْ رَحْمَةً مِّنْ عِندِنَا وَذِكْرَى لِلْعَابِدِينَ |
---|
Elmalılı | Biz de onun duasını kabul ettik de başına gelenleri kaldırdık. Katımızdan bir rahmet ve kulluk edenlere bir hatıra olmak üzere, ona tekrar ailesini ve kaybettikleriyle bir mislini daha verdik. | Y. Ali | So We listened to him: We removed the distress that was on him, and We restored his people to him, and doubled their number,- as a Grace from Ourselves, and a thing for commemoration, for all who serve Us.
| Words | | فاستجبنا - So We responded| له - to him| فكشفنا - and We removed| ما - what| به - (was) on him| من - of| ضر - (the) adversity.| وآتيناه - And We gave him| أهله - his family| ومثلهم - and (the) like thereof| معهم - with them| رحمة - (as) Mercy| من - from Ourselves,| عندنا - from Ourselves,| وذكرى - and a reminder| للعابدين - for the worshippers.| | Pickthal | Then We heard his prayer and removed that adversity from which he suffered, and We gave him his household (that he had lost) and the like thereof along with them, a mercy from Our store, and a remembrance for the worshippers; | Arberry | So We answered him, and removed the affliction that was upon him, and We gave his people, and the like of them with them, mercy from Us, and a Reminder to those who serve. | Shakir | Therefore We responded to him and took off what harm he had, and We gave him his family and the like of them with them: a mercy from Us and a reminder to the worshippers. | Free Minds | So We answered him, and We removed what was afflicting him, and We brought him back his family and others with them as a mercy from Us and a reminder to those who serve. | Qaribullah | We answered him and removed his affliction, and We gave his people, and those like them that were with them, mercy from Us, as a reminder to those who worship. | Asad | whereupon We responded unto him and removed all the affliction from which he suffered; and We gave him new offspring, [Lit., "his family" i.e., new children in place of those who had died.] doubling their number as an act of grace from Us, and as a reminder unto all who worship Us. | Diyanet Vakfı | Bunun üzerine biz, tarafımızdan bir rahmet ve kulluk edenler için bir hatıra olmak üzere onun duasını kabul ettik; kendisinde dert ve sıkıntı olarak ne varsa giderdik ve ona aile efradını, ayrıca bunlarla birlikte bir mislini daha verdik. | Diyanet | Biz de onun duasını kabul etmiş ve başına gelenleri kaldırmıştık. Katımızdan bir rahmet ve kulluk edenlere bir hatıra olmak üzere ona tekrar ailesini ve kaybettikleriyle bir mislini daha vermiştik. | Edip Yüksel | Biz ona cevap vererek ne sıkıntısı varsa onu giderdik. Katımızdan bir rahmet, kulluk edenlere bir hatırlatma olarak kendisine, ailesini ve onların bir mislini verdik. | Suat Yıldırım | Eyyûb'u da an. Hani o: “Ya Rabbî, bu dert bana iyice dokundu. Sen merhametlilerin en merhametli olanısın” diye niyaz etmiş, Biz de onun duasını kabul buyurup katımızdan bir lütuf ve ibadet edenlere bir ders olmak üzere, hastalığını iyileştirmiş, kendisine aile ve dostlarını bir misliyle beraber vermiştik. {KM, Eyub 42,10.13} | Yaşar Nuri Öztürk | Hemen cevap verdik ona, kendisindeki derdi kaldırdık. Tarafımızdan bir rahmet ve ibadet edenler için bir hatırlatma olarak, ona ailesini ve beraberinde, benzerlerini de verdik. | Abdulbaki Gölpınarlı | Derken duasını kabul ettik de ne zarara uğradıysa giderdik ve katımızdan rahmet ve ibadet edenlere ibret olmak üzere ona ailesini ve onlarla beraber daha da bir mislini verdik. | Ali Bulaç | Böylece onun duasına icabet ettik. Kendisinden o derdi giderdik; ona Katımız'dan bir rahmet ve ibadet edenler için bir zikir olmak üzere ailesini ve onlarla birlikte bir katını daha verdik. | Süleyman Ateş | Biz de onun du'asını kabul etmiş, kendisine bulaşan derdi kaldırmıştık; ona tarafımızdan bir rahmet ve ibadet edenler için bir öğüt olarak ailesini ve onlarla beraber bir katını daha vermiştik. | Önceki [21:83]< >[21:85] Sonraki |
|