1. [21:12] | felemmâ eḥassû be'senâ iẕâ hüm minhâ yerküḍûn. | فلما أحسوا بأسنا إذا هم منها يركضون فَلَمَّا أَحَسُّوا بَأْسَنَا إِذَا هُم مِّنْهَا يَرْكُضُونَ |
---|
Elmalılı | Onlar azabımızın şiddetini hissettikleri zaman oradan kaçmaya koyuluyorlardı. |
Y. Ali | Yet, when they felt Our Punishment (coming), behold, they (tried to) flee from it.
|
Words | | فلما - Then when| أحسوا - they perceived| بأسنا - Our torment,| إذا - behold,| هم - they| منها - from it| يركضون - were fleeing.| |
Pickthal | And, when they felt Our might, behold them fleeing from it! |
Arberry | Then, when they perceived Our might, behold, they ran headlong out of it. |
Shakir | So when they felt Our punishment, lo! they began to fly |
Free Minds | So it was that when they perceived Our power, they were running from it. |
Qaribullah | And when they felt Our Might they fled from it. |
Asad | And [every time,] as soon as they began to feel Our punishing might, lo! they tried to flee from it - |
Diyanet Vakfı | Azabımızı hissettiklerinde bir de bakarsın ki oralardan (azap bölgesinden) kaçıyorlar! |
Diyanet | Onlar bizim baskınımızı hissettiklerinde, oradan kaçmağa koyuluyorlardı. |
Edip Yüksel | Azabımızı hissettikleri anda ondan kaçmaya çalışıyorlardı. |
Suat Yıldırım | Onlar bizim baskınımızı hisseder etmez, derhal bineklerine yönelip kaçmaya yeltendiler. |
Yaşar Nuri Öztürk | Şiddetimizi hissettiklerinde hiç vakit geçirmeksizin oradan dört nala kaçıyorlardı. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Azabımızı hissettiler mi hemen kaçmaya başlıyorlardı ondan. |
Ali Bulaç | Bizim zorlu-azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı. |
Süleyman Ateş | Azabımızı hissettikleri zaman onlar, derhal oradan (kaçmak için hayvanlarını) mahmuzluyorlardı. |
Önceki [21:11]< >[21:13] Sonraki |