1. [2:46] | elleẕîne yeżunnûne ennehüm mülâḳû rabbihim veennehüm ileyhi râci`ûn. | الذين يظنون أنهم ملاقو ربهم وأنهم إليه راجعون الَّذِينَ يَظُنُّونَ أَنَّهُم مُّلاَقُوا رَبِّهِمْ وَأَنَّهُمْ إِلَيْهِ رَاجِعُونَ |
---|
Elmalılı | Onlar ki, Rablerine kavuşacaklarını ve gerçekten O'na döneceklerini bilirler. |
Y. Ali | Who bear in mind the certainty that they are to meet their Lord, and that they are to return to Him.
|
Words | | الذين - Those who| يظنون - believe| أنهم - that they| ملاقو - will meet| ربهم - their Lord| وأنهم - and that they| إليه - to Him| راجعون - will return.| |
Pickthal | Who know that they will have to meet their Lord, and that unto Him they are returning. |
Arberry | who reckon that they shall meet their Lord and that unto Him they are returning. |
Shakir | Who know that they shall meet their Lord and that they shall return to Him. |
Free Minds | The ones who conceive that they will meet their Lord and that to Him they will return. |
Qaribullah | who reckon that they will meet their Lord and that to Him they will return. |
Asad | who know with certainty that they shall meet their Sustainer and that unto Him they shall return. |
Diyanet Vakfı | Onlar, kesinlikle Rablerine kavuşacaklarını ve O'na döneceklerini düşünen ve bunu kabullenen kimselerdir. |
Diyanet | Sabır ve namazla Allah'a sığınıp yardım isteyin; Rablerine kavuşacaklarını ve Ona döneceklerini umanlar ve huşu duyanlardan başkasına namaz elbette ağır gelir. |
Edip Yüksel | Nitekim onlar, Rab'lerine kavuşacaklarına ve O'na döneceklerine inanırlar. |
Suat Yıldırım | İçi saygı dolu olan bu müminler, Rab'lerine kavuşacaklarını ve O’na döneceklerini iyi bilirler. |
Yaşar Nuri Öztürk | O ürperti duyanlar, Rablerine kavuşacaklarını düşünürler ve bilirler ki onlar, mutlaka O'na döneceklerdir. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Saygılılar, öyle kimselerdir ki Rablerine ulaşacaklarını iyiden iyiye umarlar, ona döneceklerini iyiden iyiye bilirler. |
Ali Bulaç | Onlar, (mü'minler ise), şüphesiz, Rableriyle karşılaşacaklarını ve (yine) şüphesiz, O'na döneceklerini bilirler. |
Süleyman Ateş | O(saygılı insa)nlar, Rablerine kavuşacaklarını (gözetir) ve gerçekten O'na döneceklerini bilirler. |
Önceki [2:45]< >[2:47] Sonraki |