1. [2:182] | femen ḫâfe mim mûṣin cenefen ev iŝmen feaṣleḥa beynehüm felâ iŝme `aleyh. inne-llâhe gafûrur raḥîm. | فمن خاف من موص جنفا أو إثما فأصلح بينهم فلا إثم عليه إن الله غفور رحيم فَمَنْ خَافَ مِن مُّوصٍ جَنَفًا أَوْ إِثْمًا فَأَصْلَحَ بَيْنَهُمْ فَلاَ إِثْمَ عَلَيْهِ إِنَّ اللّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ |
---|
Elmalılı | Her kim de vasiyet edenin, bir hata işlemesinden veya bir günaha girmesinden endişe eder de tarafların arasını düzeltirse, ona bir vebal yoktur. Şüphesiz ki, Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. | Y. Ali | But if anyone fears partiality or wrong-doing on the part of the testator, and makes peace between (The parties concerned), there is no wrong in him: For Allah is Oft-forgiving, Most Merciful.
| Words | | فمن - But whoever| خاف - fears| من - from| موص - (the) testator| جنفا - (any) error| أو - or| إثما - sin,| فأصلح - then reconciles| بينهم - between them,| فلا - then (there is) no| إثم - sin| عليه - on him.| إن - Indeed,| الله - Allah| غفور - (is) Oft-Forgiving,| رحيم - All-Merciful.| | Pickthal | But he who feareth from a testator some unjust or sinful clause, and maketh peace between the parties, (it shall be) no sin for him. Lo! Allah is Forgiving, Merciful. | Arberry | But if any man fears injustice or sin from one making testament, and so makes things right between them, then sin shall not rest upon him; surely God is All-forgiving, All-compassionate. | Shakir | But he who fears an inclination to a wrong course or an act of disobedience on the part of the testator, and effects an agreement between the parties, there is no blame on him. Surely Allah is Forgiving, Merciful. | Free Minds | If anyone fears harm or sin from his beneficiary, then reconcile what is between them. God is Forgiving, Merciful. | Qaribullah | He who fears injustice or sin on the part of a testator and brings about a settlement among the parties incurs no guilt. Allah is the Forgiver and the Most Merciful. | Asad | If, however, one has reason to fear that the testator has committed a mistake or a [deliberate] wrong, and thereupon brings about a settlement between the heirs, he will incur no sin [thereby]. Verily, God is much-forgiving, a dispenser of grace. | Diyanet Vakfı | Her kim, vasiyet edenin haksızlığa yahut günaha meyletmesinden endişe eder de (alakalıların) aralarını bulursa kendisine günah yoktur. Şüphesiz Allah çok bağışlayan hem de esirgeyendir. | Diyanet | Vasiyet edenin yanılacağından veya günaha gireceğinden endişe duyan kimse, ilgililerin arasını düzeltirse ona günah yoktur. Allah şüphesiz bağışlar ve merhamet eder. | Edip Yüksel | Vasiyet edenin yanlışlık veya haksız bir paylaşım yapacağını sezen birisi olaya karışıp durumu düzeltirse günah işlemiş olmaz. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir. | Suat Yıldırım | Vasiyet edenin hataya düşüp haksızlığa kaymasından veya günaha girmesinden endişe edip ilgililerin arasını bulan kimse, hiçbir vebale girmez. Allah çok affedicidir, merhamet ve ihsanı boldur. | Yaşar Nuri Öztürk | Kim vasiyet edenin haksızlığa sapmış veya günah işlemiş olmasından endişelenip de ilgililerin arasını bulursa ona günah yoktur. Allah çok affedici, çok merhamet edicidir. | Abdulbaki Gölpınarlı | Vasiyet edenin yanılmasından, suç işlemesinden ürküp aralarını bulana suç yok. Şüphe yok ki Allah, suçları örter, rahimdir. | Ali Bulaç | Bunun yanında, kim, vasiyet edenin haksızlığa eğilim göstereceğinden ya da günaha gireceğinden korkup da ikisinin (tarafların) arasını bulup-düzeltirse, artık ona günah yoktur. Gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. | Süleyman Ateş | Kim de vasiyyet edenin bir hata veya günah işlemesinden korkar da (tarafların) aralarını düzeltirse, ona günah yoktur, Allah bağışlayandır, esirgeyendir. | Önceki [2:181]< >[2:183] Sonraki |
|