1. [19:61] | cennâti `adnini-lletî ve`ade-rraḥmânü `ibâdehû bilgayb. innehû kâne va`dühû me'tiyyâ. | جنات عدن التي وعد الرحمن عباده بالغيب إنه كان وعده مأتيا جَنَّاتِ عَدْنٍ الَّتِي وَعَدَ الرَّحْمَنُ عِبَادَهُ بِالْغَيْبِ إِنَّهُ كَانَ وَعْدُهُ مَأْتِيًّا |
---|
Elmalılı | O cennet, Rahmân (olan Allah)ın kullarına görmedikleri halde vadettiği "Adn" cennetleridir. Şüphesiz O'nun vaadi mutlaka yerini bulacaktır. |
Y. Ali | Gardens of Eternity, those which (Allah) Most Gracious has promised to His servants in the Unseen: for His promise must (necessarily) come to pass.
|
Words | | جنات - Gardens| عدن - (of) Eden,| التي - which| وعد - promised| الرحمن - the Most Gracious| عباده - (to) His slaves| بالغيب - in the unseen.| إنه - Indeed, [it]| كان - is| وعده - His promise| مأتيا - sure to come.| |
Pickthal | Gardens of Eden, which the Beneficent hath promised to His slaves in the unseen. Lo! His promise is ever sure of fulfilment - |
Arberry | Gardens of Eden that the All-merciful promised His servants in the Unseen; His promise is ever performed. |
Shakir | The gardens of perpetuity which the Beneficent Allah has promised to His servants while unseen; surely His promise shall come to pass. |
Free Minds | The gardens of Eden, which the Almighty had promised His servants in the unseen. His promise must come to pass. |
Qaribullah | (They shall enter the) Gardens of Eden, which the Merciful has promised His worshipers in the Unseen. Indeed, His promise shall come. |
Asad | [theirs will be the] gardens of perpetual bliss which the Most Gracious has promised unto His servants, in a realm which is beyond the reach of human perception: |
Diyanet Vakfı | O cennet, çok merhametli olan Allah'ın, kullarına gıyaben vadettiği Adn cennetleridir. Şüphesiz O'nun vadi yerini bulacaktır. |
Diyanet | Ancak tevbe eden, inanıp yararlı iş yapanlar bunun dışındadır. Bunlar hiçbir haksızlığa uğratılmadan, Rahman'ın kullarına gaybde vadettiği cennete, Adn cennetlerine gireceklerdir. Şüphesiz, O'nun sözü yerini bulacaktır. |
Edip Yüksel | Rahman'ın kulları için söz verdiği, duyular ötesi Adn cennetlerine... O'nun sözü, kuşkusuz yerine gelecektir. |
Suat Yıldırım | Evet, onlar Rahman'ın kullarına gıyabî olarak vâd ettiği, dünyada iken görmeksizin inandıkları Adn cennetlerine gireceklerdir. Allah’ın vâdi muhakkak ki yerini bulacaktır. [73,18] |
Yaşar Nuri Öztürk | Rahman'ın, kullarına gaybda vaat ettiği Adn cennetlerine girecekler. Kuşkusuz, O'nun vaadi yerine gelir. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ebedi Adn cennetlerine girerler ki rahman, kullarının gıyabında, onlara vaadetmiştir bu cennetleri. Şüphe yok ki onun vaadi, mutlaka yerine gelir. |
Ali Bulaç | Adn cennetleri (onlarındır) ki, Rahman (olan Allah, onu) Kendi kullarına gaybtan vadetmiştir. Şüphesiz O'nun va'di yerine gelecektir. |
Süleyman Ateş | Rahman'ın kullarına gıyaben va'dettiği Adn cennetleri(ne gireceklerdir). Şüphesiz O'nun va'di yerine gelecektir. |
Önceki [19:60]< >[19:62] Sonraki |