1. [19:60] | illâ men tâbe veâmene ve`amile ṣâliḥan feülâike yedḫulûne-lcennete velâ yużlemûne şey'â. | إلا من تاب وآمن وعمل صالحا فأولئك يدخلون الجنة ولا يظلمون شيئا إِلاَّ مَن تَابَ وَآمَنَ وَعَمِلَ صَالِحًا فَأُوْلَئِكَ يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ وَلاَ يُظْلَمُونَ شَيْئًا |
---|
Elmalılı | Fakat tevbe edip iman eden ve salih amel işleyen bunun dışındadır. Bunlar cennete girecekler ve hiçbir haksızlığa uğratılmayacaklardır. |
Y. Ali | Except those who repent and believe, and work righteousness: for these will enter the Garden and will not be wronged in the least,-
|
Words | | إلا - Except| من - (one) who| تاب - repented| وآمن - and believed| وعمل - and did| صالحا - good (deeds).| فأولئك - Then those| يدخلون - will enter| الجنة - Paradise| ولا - and not| يظلمون - they will be wronged| شيئا - (in) anything.| |
Pickthal | Save him who shall repent and believe and do right. Such will enter the Garden, and they will not be wronged in aught - |
Arberry | save him who repents, and believes, and does a righteous deed; those -- they shall enter Paradise, and they shall not be wronged anything; |
Shakir | Except such as repent and believe and do good, these shall enter the garden, and they shall not be dealt with unjustly in any way: |
Free Minds | Except for whoever repents and believes and does good work; they will be admitted to Paradise, and they will not be wronged in the least. |
Qaribullah | except he who repents and believes and does good works; those shall be admitted to Paradise and shall not be wronged in any way. |
Asad | Excepted, however, shall be those who repent and attain to faith and do righteous deeds: for it is they who will enter paradise and will not be wronged in any way:' |
Diyanet Vakfı | Ancak tevbe edip, iman eden ve iyi davranışta bulunan kimseler hariçtir. Bunlar, cennete, girecekler. Ve hiç bir haksığlağa uğratılmayacaklardır. |
Diyanet | Ancak tevbe eden, inanıp yararlı iş yapanlar bunun dışındadır. Bunlar hiçbir haksızlığa uğratılmadan, Rahman'ın kullarına gaybde vadettiği cennete, Adn cennetlerine gireceklerdir. Şüphesiz, O'nun sözü yerini bulacaktır. |
Edip Yüksel | Tevbe eden, inanan ve erdemli davrananlar hariç. Onlar en ufak bir haksızlığa uğramadan cennete girerler. |
Suat Yıldırım | Ancak tövbe eden, iman edip makbul ve güzel işler yapanlar cennete girecekler ve asla haksızlığa uğramayacaklardır. |
Yaşar Nuri Öztürk | Tövbe eden, iman edip hayra ve barışa yönelik iyi iş yapan müstesna. Böyleleri cennete girecekler ve hiçbir şekilde haksızlığa uğratılmayacaklar. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ancak tövbe eden, inanan ve iyi işlerde bulunan müstesna. Bu çeşit kişiler cennete girerler ve hiçbir hususta zulüm görmezler. |
Ali Bulaç | Ancak tevbe eden, iman eden ve salih amellerde bulunanlar (onların dışındadır); işte bunlar, cennete girecekler ve hiçbir şeyle zulme uğratılmayacaklar. |
Süleyman Ateş | Ancak tevbe eden, inanan ve iyi işler yapanlar, cennete girecekler ve hiç haksızlığa uğratılmayacaklardır. |
Önceki [19:59]< >[19:61] Sonraki |