1. [33:64] | inne-llâhe le`ane-lkâfirîne vee`adde lehüm se`îrâ. | إن الله لعن الكافرين وأعد لهم سعيرا إِنَّ اللَّهَ لَعَنَ الْكَافِرِينَ وَأَعَدَّ لَهُمْ سَعِيرًا |
---|
Elmalılı | Şu muhakkak ki, Allah kâfirleri lânetlemiş ve onlara çılgın bir ateş hazırlamıştır. |
Y. Ali | Verily Allah has cursed the Unbelievers and prepared for them a Blazing Fire,-
|
Words | | |
2. [33:68] | rabbenâ âtihim ḍi`feyni mine-l`aẕâbi vel`anhüm la`nen kebîrâ. | ربنا آتهم ضعفين من العذاب والعنهم لعنا كبيرا رَبَّنَا آتِهِمْ ضِعْفَيْنِ مِنَ الْعَذَابِ وَالْعَنْهُمْ لَعْنًا كَبِيرًا |
---|
Elmalılı | Ey Rabbimiz! Onlara azabın iki katını ver ve kendilerini büyük bir lânet ile lânetle." |
Y. Ali | "Our Lord! Give them double Penalty and curse them with a very great Curse!"
|
Words | | |
3. [38:78] | veinne `aleyke la`netî ilâ yevmi-ddîn. | وإن عليك لعنتي إلى يوم الدين وَإِنَّ عَلَيْكَ لَعْنَتِي إِلَى يَوْمِ الدِّينِ |
---|
Elmalılı | "Ve elbette lanetim ceza gününe kadar senin üzerindedir." buyurdu. |
Y. Ali | "And My curse shall be on thee till the Day of Judgment."
|
Words | | |
4. [40:52] | yevme lâ yenfe`u-żżâlimîne ma`ẕiratühüm velehümü-lla`netü velehüm sûü-ddâr. | يوم لا ينفع الظالمين معذرتهم ولهم اللعنة ولهم سوء الدار يَوْمَ لَا يَنفَعُ الظَّالِمِينَ مَعْذِرَتُهُمْ وَلَهُمُ اللَّعْنَةُ وَلَهُمْ سُوءُ الدَّارِ |
---|
Elmalılı | O gün zalimlere özür dilemeleri fayda vermez. Onlara lanet vardır, onlara yurdun kötüsü (cehennem) vardır. |
Y. Ali | The Day when no profit will it be to Wrong-doers to present their excuses, but they will (only) have the Curse and the Home of Misery.
|
Words | | |
5. [47:23] | ülâike-lleẕîne le`anehümü-llâhü feeṣammehüm vea`mâ ebṣârahüm. | أولئك الذين لعنهم الله فأصمهم وأعمى أبصارهم أُوْلَئِكَ الَّذِينَ لَعَنَهُمُ اللَّهُ فَأَصَمَّهُمْ وَأَعْمَى أَبْصَارَهُمْ |
---|
Elmalılı | İşte onlar, Allah'ın lanetlediği, kulaklarını sağır, gözlerini kör ettiği kimselerdir. |
Y. Ali | Such are the men whom Allah has cursed for He has made them deaf and blinded their sight.
|
Words | | |
6. [48:6] | veyü`aẕẕibe-lmünâfiḳîne velmünâfiḳâti velmüşrikîne velmüşrikâti-żżânnîne billâhi żanne-ssev'. `aleyhim dâiratü-ssev'. vegaḍibe-llâhü `aleyhim vele`anehüm vee`adde lehüm cehennem. vesâet meṣîrâ. | ويعذب المنافقين والمنافقات والمشركين والمشركات الظانين بالله ظن السوء عليهم دائرة السوء وغضب الله عليهم ولعنهم وأعد لهم جهنم وساءت مصيرا وَيُعَذِّبَ الْمُنَافِقِينَ وَالْمُنَافِقَاتِ وَالْمُشْرِكِينَ وَالْمُشْرِكَاتِ الظَّانِّينَ بِاللَّهِ ظَنَّ السَّوْءِ عَلَيْهِمْ دَائِرَةُ السَّوْءِ وَغَضِبَ اللَّهُ عَلَيْهِمْ وَلَعَنَهُمْ وَأَعَدَّ لَهُمْ جَهَنَّمَ وَسَاءَتْ مَصِيْرًا |
---|
Elmalılı | Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! |
Y. Ali | And that He may punish the Hypocrites, men and women, and the Polytheists men and women, who imagine an evil opinion of Allah. On them is a round of Evil: the Wrath of Allah is on them: He has cursed them and got Hell ready for them: and evil is it for a destination.
|
Words | | |