1. [86:13] | innehû leḳavlün faṣl. | إنه لقول فصل إِنَّهُ لَقَوْلٌ فَصْلٌ |
---|
Elmalılı | Kuşkusuz Kur'ân, ayırıcı bir sözdür. |
Y. Ali | Behold this is the Word that distinguishes (Good from Evil):
|
Words | | إنه - Indeed, it| لقول - (is) surely a Word| فصل - decisive,| |
Pickthal | Lo! this (Qur'an) is a conclusive word, |
Arberry | surely it is a decisive word; |
Shakir | Most surely it is a decisive word, |
Free Minds | This is the word that separates matters. |
Qaribullah | this is indeed a Decisive Word, |
Asad | BEHOLD, this [divine writ] is indeed a word that between truth and falsehood, |
Diyanet Vakfı | Şüphesiz Kur'an, (hak ile batılı) ayıran bir sözdür. |
Diyanet | Doğrusu bu Kuran kesin bir sözdür. |
Edip Yüksel | Bu, ayırdedici bir sözdür. |
Suat Yıldırım | Bu Kur'ân, kesin bir sözdür, hakla batılı ayırt eden bir sözdür! |
Yaşar Nuri Öztürk | Ki o, tam bir biçimde ayırt eden bir sözdür; |
Abdulbaki Gölpınarlı | Şüphe yok ki o, her şeyi ayırt eden kesin bir söz elbet. |
Ali Bulaç | Şüphesiz o (Kur'an), ayırdeden bir sözdür. |
Süleyman Ateş | O (Kur'an), elbette (hak ile batılı) ayırdedici bir sözdür. |
Önceki [86:12]< >[86:14] Sonraki |