1. [77:36] | velâ yü'ẕenü lehüm feya`teẕirûn. | ولا يؤذن لهم فيعتذرون وَلَا يُؤْذَنُ لَهُمْ فَيَعْتَذِرُونَ |
---|
Elmalılı | Kendilerine izin de verilmez ki, özür beyan etsinler. |
Y. Ali | Nor will it be open to them to put forth pleas.
|
Words | | ولا - And not| يؤذن - will it be permitted| لهم - for them| فيعتذرون - to make excuses.| |
Pickthal | Nor are they suffered to put forth excuses. |
Arberry | neither be given leave, and excuse themselves. |
Shakir | And permission shall not be given to them so that they should offer excuses. |
Free Minds | Nor will it be permitted for them so they can make excuses. |
Qaribullah | nor shall they be given permission, so that they can apologize. |
Asad | nor be allowed to proffer excuses! |
Diyanet Vakfı | Onlara izin de verilmez ki (sözde) mazeretlerini beyan etsinler. |
Diyanet | Onlara izin de verilmez ki özür beyan etsinler. |
Edip Yüksel | Ve özür dilemeleri için onlara izin de verilmez. |
Suat Yıldırım | Kendilerine konuşma izni verilmez ki özür dilesinler. |
Yaşar Nuri Öztürk | İzin verilmez ki onlara özür dilesinler. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Onlara izin de verilmez, özür getiremezler. |
Ali Bulaç | Ve onlara özür beyan etmeleri için izin verilmez. |
Süleyman Ateş | Kendilerine izin de verilmez ki özür dilesinler. |
Önceki [77:35]< >[77:37] Sonraki |