1. [61:12] | yagfir leküm ẕünûbeküm veyüdḫilküm cennâtin tecrî min taḥtihe-l'enhâru vemesâkine ṭayyibeten fî cennâti `adn. ẕâlike-lfevzü-l`ażîm. | يغفر لكم ذنوبكم ويدخلكم جنات تجري من تحتها الأنهار ومساكن طيبة في جنات عدن ذلك الفوز العظيم يَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَيُدْخِلْكُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ وَمَسَاكِنَ طَيِّبَةً فِي جَنَّاتِ عَدْنٍ ذَلِكَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ |
---|
Elmalılı | (Eğer böyle yaparsanız Allah) sizin günahlarınızı bağışlar ve sizi altlarından ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerinde hoş yerlere koyar. İşte büyük kurtuluş budur. |
Y. Ali | He will forgive you your sins, and admit you to Gardens beneath which Rivers flow, and to beautiful mansions in Gardens of Eternity: that is indeed the Supreme Achievement.
|
Words | | يغفر - He will forgive| لكم - for you| ذنوبكم - your sins| ويدخلكم - and admit you| جنات - (in) Gardens| تجري - flow| من - from| تحتها - underneath it| الأنهار - the rivers| ومساكن - and dwellings| طيبة - pleasant| في - in| جنات - Gardens| عدن - (of) Eternity.| ذلك - That| الفوز - (is) the success| العظيم - the great.| |
Pickthal | He will forgive you your sins and bring you into Gardens underneath which rivers flow, and pleasant dwellings in Gardens of Eden. That is the supreme triumph. |
Arberry | He will forgive you your sins and admit you into gardens underneath which rivers flow, and to dwelling-places goodly in Gardens of Eden; that is the mighty triumph; |
Shakir | He will forgive you your faults and cause you to enter into gardens, beneath which rivers flow, and goodly dwellings in gardens of perpetuity; that is the mighty achievement; |
Free Minds | He will then forgive your sins, and admit you into paradises with rivers flowing beneath, and beautiful mansions in the gardens of Eden. This is the greatest triumph. |
Qaribullah | He will forgive you your sins and admit you to Gardens underneath which rivers flow, and to fine dwelling places in the Gardens of Eden. That is the mighty triumph. |
Asad | [If you do so,] He will forgive you your sins, and [in the life to come] will admit you into gardens through which running waters flow, and into goodly mansions in [those] gardens of perpetual bliss: 12 that [will be] the triumph supreme! |
Diyanet Vakfı | İşte bu takdirde O, sizin günahlarınızı bağışlar, sizi zemininden ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerindeki güzel meskenlere koyar. İşte en büyük kurtuluş budur. |
Diyanet | Böyle yaparsanız, Allah günahlarınızı size bağışlar, sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerinde hoş yerlere koyar. Büyük kurtuluş budur. |
Edip Yüksel | Günahlarınızı bağışlar ve sizi içinden ırmaklar akan bahçelere ve Adn bahçelerindeki saraylara sokar. Büyük başarı budur. |
Suat Yıldırım | Böyle yaparsanız sizin günahlarınızı affeder ve içinden ırmaklar akan cennetlere ve özellikle Adn cennetlerinde çok güzel saraylara yerleştirir. İşte en büyük başarı, en büyük mutluluk budur. |
Yaşar Nuri Öztürk | Günahlarınızı affeder ve sizi, altından nehirler akan bahçelere, sürekli cennetlerdeki temiz-bereketli barınaklara yerleştirir. İşte bu en büyük başarıdır. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Suçlarınızı örter ve sizi, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere ve ebedi Adn cennetlerinde tertemiz evlere sokar; bu, pek büyük bir kurtuluş, kutluluk ve murada eriştir. |
Ali Bulaç | O da sizin günahlarınızı bağışlar, sizi altlarından ırmaklar akan cennetlere ve Adn cennetlerindeki güzel konaklara yerleştirir. İşte 'büyük mutluluk ve kurtuluş' budur. |
Süleyman Ateş | (Böyle yapınız ki Allah) sizin günahlarınızı bağışlasın ve sizi altlarından ırmaklar akan cennetlere ve durulmağa değer bahçeler içinde güzel konutlara koysun. İşte büyük başarı budur. |
Önceki [61:11]< >[61:13] Sonraki |