1. [51:50] | fefirrû ile-llâh. innî leküm minhü neẕîrum mübîn. | ففروا إلى الله إني لكم منه نذير مبين فَفِرُّوا إِلَى اللَّهِ إِنِّي لَكُم مِّنْهُ نَذِيرٌ مُّبِينٌ |
---|
Elmalılı | Ey Muhammed! de ki: "Öyleyse Allah'a koşun, gerçekten ben size O'nun tarafından gönderilmiş apaçık bir uyarıcıyım. |
Y. Ali | Hasten ye then (at once) to Allah: I am from Him a Warner to you, clear and open!
|
Words | | ففروا - So flee| إلى - to| الله - Allah,| إني - indeed, I am| لكم - to you| منه - from Him| نذير - a warner| مبين - clear.| |
Pickthal | Therefor flee unto Allah; lo! I am a plain warner unto you from him. |
Arberry | Therefore flee unto God! I am a clear warner from Him to you. |
Shakir | Therefore fly to Allah, surely I am a plain warner to you from Him. |
Free Minds | So turn towards God. I am to you from Him a clear warner. |
Qaribullah | Therefore, flee to Allah. I am a clear warner to you from Him. |
Asad | And so, [O Muhammad, say unto them:] "Flee unto God [from all that is false and evil]! Verily, I am a plain warner to you from Him! |
Diyanet Vakfı | O halde Allah'a koşun. Çünkü ben, size O'nun katından (gelmiş) açık bir uyarıcıyım. |
Diyanet | De ki: "Öyleyse Allah'a koşusun; doğrusu ben sizi O'nun azabı ile açıkça uyaranım." |
Edip Yüksel | Öyleyse ALLAH'a kaçınız. Ben, O'nun tarafından size gönderilmiş bir uyarıcıyım. |
Suat Yıldırım | “O halde, Allah'a kaçın, çabuk Allah’ın himayesine koşun. Zira ben O’nun tarafından, sizi uyarmak için gönderilen âşikâr bir elçiyim.” |
Yaşar Nuri Öztürk | O halde Allah'a kaçın/sığının! Ben size O'ndan gelmiş açıklayıcı bir uyarıcıyım. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Artık kaçın Allah'a, şüphe yok ki ben size, onun tarafından, apaçık bir korkutucuyum. |
Ali Bulaç | Öyleyse, Allah'a doğru (yönelip, şirkten ve bozulmalardan) kaçın. Gerçekten Ben sizi, O'ndan yana açıkça uyarıyorum. |
Süleyman Ateş | O halde Allah'a kaçın, ben size O'nun tarafından görevlendirilmiş apaçık bir uyarıcıyım. |
Önceki [51:49]< >[51:51] Sonraki |