1. [43:37] | veinnehüm leyeṣuddûnehüm `ani-ssebîli veyaḥsebûne ennehüm mühtedûn. | وإنهم ليصدونهم عن السبيل ويحسبون أنهم مهتدون وَإِنَّهُمْ لَيَصُدُّونَهُمْ عَنِ السَّبِيلِ وَيَحْسَبُونَ أَنَّهُم مُّهْتَدُونَ |
---|
Elmalılı | Şüphesiz ki bu şeytanlar onları yoldan çıkarırlar. Onlar da kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar. |
Y. Ali | Such (evil ones) really hinder them from the Path, but they think that they are being guided aright!
|
Words | | وإنهم - And indeed, they| ليصدونهم - surely, turn them| عن - from| السبيل - the Path| ويحسبون - and they think| أنهم - that they| مهتدون - (are) guided.| |
Pickthal | And lo! they surely turn them from the way of Allah, and yet they deem that they are rightly guided; |
Arberry | and they bar them from the way, and they think they are guided, |
Shakir | And most surely they turn them away from the path, and they think that they are guided aright: |
Free Minds | And they hinder from the path, but they think they are guided! |
Qaribullah | and they bar them from the Way, though they themselves think that they are guided. |
Asad | whereupon, behold, these [evil impulses] bar all such from the path [of truth], making them think that they are guided aright! |
Diyanet Vakfı | Şüphesiz bu şeytanlar onları doğru yoldan alıkoyarlar da onlar, kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar. |
Diyanet | Şüphesiz onlar bunları yoldan alıkorlar, bunlar da doğru yola eriştiklerini sanırlar. |
Edip Yüksel | Nitekim onları yoldan çıkarırlar. Buna rağmen onlar doğru yolda olduklarını sanırlar |
Suat Yıldırım | Bu şeytanlar onları yoldan çıkarırlar, ama onlar kendilerinin hâlâ doğru yolda olduklarını sanırlar. |
Yaşar Nuri Öztürk | Bu şeytanlar onları yoldan saptırırlar. Onlarsa kendilerinin hâlâ hidayet üzere olduklarını sanırlar. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve şüphe yok ki Şeytanlar, onları yoldan çıkarır ve şüphe yok ki doğru yolu bulduklarını sanırlar. |
Ali Bulaç | Gerçekten bunlar (bu şeytanlar), onları yoldan alıkoyarlar; onlar ise, kendilerinin gerçekten hidayette olduklarını sanırlar. |
Süleyman Ateş | O(şeyta)nlar onları yoldan çıkardıkları halde bunlar doğru yolda olduklarını sanırlar. |
Önceki [43:36]< >[43:38] Sonraki |