1. [43:14] | veinnâ ilâ rabbinâ lemünḳalibûn. | وإنا إلى ربنا لمنقلبون وَإِنَّا إِلَى رَبِّنَا لَمُنقَلِبُونَ |
---|
Elmalılı | "Gerçekten biz Rabbimize döneceğiz." |
Y. Ali | "And to our Lord, surely, must we turn back!"
|
Words | | وإنا - And indeed, we| إلى - to| ربنا - our Lord,| لمنقلبون - will surely return."| |
Pickthal | And lo! unto our Lord we surely are returning. |
Arberry | surely unto our Lord we are turning.' |
Shakir | And surely to our Lord we must return. |
Free Minds | "And we will ultimately return to our Lord." |
Qaribullah | indeed, to our Lord we are turning. ' |
Asad | Hence, verily, it is unto Him that we must always turn." |
Diyanet Vakfı | Biz şüphesiz Rabbimize döneceğiz (demelisiniz). |
Diyanet | Her sınıf varlığı yaratan O'dur. Gemiler ve hayvanlardan binesiniz diye size binekler var etmiştir. Bütün bunlar; üzerlerine oturunca Rabbinizin nimetini anarak: "Bunları buyruğumuza veren ne yücedir; zaten bizim takatimiz bunlara yetmezdi; şüphesiz Rabbimize döneceğiz" demeniz içindir. |
Edip Yüksel | "Ve biz, sonunda Rabbimize döneceğiz." |
Suat Yıldırım | Ta ki onların üstüne binerken Rabbinizin nimetini hatırlayasınız ve şöyle diyesiniz:“Bunları bizim hizmetimize veren Allah yüceler yücesidir, her türlü eksiklikten münezzehtir.O lütfetmeseydi biz buna güç yetiremezdik. Muhakkak ki biz sonunda Rabbimize döneceğiz.” |
Yaşar Nuri Öztürk | "Ve gerçekten biz, halden hale geçerek Rabbimize mutlaka döneceğiz." |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve şüphe yok ki biz, Rabbimize döneceğiz deyin diye. |
Ali Bulaç | Ve biz elbette, Rabbimiz'e çevrilip-döneceğiz." |
Süleyman Ateş | Biz elbette Rabbimize döneceğiz. |
Önceki [43:13]< >[43:15] Sonraki |