1. [38:60] | ḳâlû bel entüm. lâ merḥabem biküm. entüm ḳaddemtümûhü lenâ. febi'se-lḳarâr. | قالوا بل أنتم لا مرحبا بكم أنتم قدمتموه لنا فبئس القرار قَالُوا بَلْ أَنتُمْ لَا مَرْحَبًا بِكُمْ أَنتُمْ قَدَّمْتُمُوهُ لَنَا فَبِئْسَ الْقَرَارُ |
---|
Elmalılı | (Arkadan gelenler öncekilere:) Derler ki: "Hayır, asıl size merhaba yok. Çünkü cehennemi bize siz takdim ettiniz. Bakın o ne kötü yatak!" |
Y. Ali | (The followers shall cry to the misleaders:) "Nay, ye (too)! No welcome for you! It is ye who have brought this upon us! Now evil is (this) place to stay in!"
|
Words | | قالوا - They say,| بل - "Nay!| أنتم - You -| لا - no| مرحبا - welcome| بكم - for you.| أنتم - You| قدمتموه - brought this| لنا - upon us.| فبئس - So wretched (is)| القرار - the settlement."| |
Pickthal | They say: Nay, but you (misleaders), for you there is no word of welcome. Ye prepared this for us (by your misleading). Now hapless is the plight. |
Arberry | They say, 'No, it is you have no Welcome; you forwarded it for us; how evil a stablishment!' |
Shakir | They shall say: Nay! you-- no welcome to you: you did proffer it to us, so evil is the resting-place. |
Free Minds | They said: "No, you are the ones without welcome. It was you who misled us, so here is the result!" |
Qaribullah | But they will say: 'No, it is you that has no welcome. It was you who brought it upon us, an evil place! ' |
Asad | [And] they [who had been seduced] will exclaim: "Nay, but it is you! No welcome to you! It is you who have prepared this for us: and how vile a state to abide in!" |
Diyanet Vakfı | (Liderlere uyanlar ise:) Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin! Onu bize siz sundunuz! Ne kötü bir yerdir! derler. |
Diyanet | (Onlara uyanlar;) "Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin; bunu başımıza getiren sizsiniz; ne kötü bir duraktır!" derler. |
Edip Yüksel | Onlar da derler ki, "Aslında siz hoş gelmediniz. Bizi bu duruma siz soktunuz; ne kötü bir son!" |
Suat Yıldırım | Tâbi olanlar, onlara: “Hayır, asıl size merhaba olmasın, rahat yüzü görmeyin sizler! Bu azabı bize getiren sizsiniz. O ne kötü yerdir!” derler. |
Yaşar Nuri Öztürk | Dediler: "Hayır, size merhaba yok. Onu siz önümüze çıkardınız. Ne kötü durak yeridir o!" |
Abdulbaki Gölpınarlı | Onlar da hayır diyecekler, asıl siz, rahat yüzü görmeyin; siz getirdiniz başımıza bunu, gerçekten de karar edilecek ne kötü yer. |
Ali Bulaç | (Onlara uyanlar) Derler ki: "Hayır, sizler; asıl size bir merhaba yok. Bunu (azabı) siz bizim önümüze sürdünüz. Ne kötü bir durak." |
Süleyman Ateş | (Uyanlar, uyulanlara) Dediler ki: "Hayır, asıl size merhaba yok, (asıl siz rahat yüzü görmeyin), siz bunu bizim önümüze getirdiniz. Ne kötü durak (bu)!" |
Önceki [38:59]< >[38:61] Sonraki |