1. [38:54] | inne hâẕâ lerizḳunâ mâ lehû min nefâd. | إن هذا لرزقنا ما له من نفاد إِنَّ هَذَا لَرِزْقُنَا مَا لَهُ مِن نَّفَادٍ |
---|
Elmalılı | İşte bu, bizim rızkımız; muhakkak ki ona hiç tükenmek yoktur. |
Y. Ali | Truly such will be Our Bounty (to you); it will never fail;-
|
Words | | إن - Indeed,| هذا - this| لرزقنا - (is) surely Our provision;| ما - not| له - for it| من - any| نفاد - depletion.| |
Pickthal | Lo! this in truth is Our provision, which will never waste away. |
Arberry | this is Our provision, unto which there is no end.' |
Shakir | Most surely this is Our sustenance; it shall never come to an end; |
Free Minds | Such is Our provisions, it does not run out. |
Qaribullah | this is Our unending provision. ' |
Asad | this, verily, shall be Our provision [for you], with no end to it! |
Diyanet Vakfı | Şüphesiz bu, bizim verdiğimiz rızıktır. Ona bitmek ve tükenmek yoktur. |
Diyanet | Doğrusu, verdiğimiz bu rızıklar tükenecek değildir. |
Edip Yüksel | Bizim bu rızkımız tükenmez. |
Suat Yıldırım | Gerçekten bu, Bizim ihsan ettiğimiz bir nasiptir ki onun asla biteceği yoktur. [16,96; 11,108; 41,8; 13,35] |
Yaşar Nuri Öztürk | İşte bu, bizim verdiğimiz rızıktır elbette. Bitip tükenmesi yoktur onun. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Şüphe yok ki bu, elbette bizim.rızkımız, hem de öylesine ki bitip tükenmesi yok. |
Ali Bulaç | Şüphesiz bu, Bizim rızkımızdır, bitip tükenmesi de yok. |
Süleyman Ateş | Doğrusu bizim bu rızkımızın bitip tükenmesi yoktur! |
Önceki [38:53]< >[38:55] Sonraki |