1. [37:66] | feinnehüm leâkilûne minhâ femâliûne minhe-lbüṭûn. | فإنهم لآكلون منها فمالئون منها البطون فَإِنَّهُمْ لَآكِلُونَ مِنْهَا فَمَالِؤُونَ مِنْهَا الْبُطُونَ |
---|
Elmalılı | Mutlaka onlar, ondan yiyecekler de karınlarını bundan dolduracaklardır. |
Y. Ali | Truly they will eat thereof and fill their bellies therewith.
|
Words | | فإنهم - And indeed, they| لآكلون - (will) surely eat| منها - from it| فمالئون - and fill| منها - with it| البطون - (their) bellies.| |
Pickthal | And lo! they verily must eat thereof, and fill (their) bellies therewith. |
Arberry | and they eat of it, and of it fill their bellies, |
Shakir | Then most surely they shall eat of it and fill (their) bellies with it. |
Free Minds | They will eat from it, so that their bellies are filled up. |
Qaribullah | on it they shall feed, and with it they shall fill their bellies. |
Asad | and they [who are lost in evil] are indeed bound to eat thereof, and to fill their bellies therewith. |
Diyanet Vakfı | (Cehennemdekiler) ondan yerler ve karınlarını ondan doldururlar. |
Diyanet | İşte cehennemlikler bundan yerler, karınlarını onunla doldururlar. |
Edip Yüksel | Onlar ondan yiyerek karınlarını doyuracaklar. |
Suat Yıldırım | İşte o zalimler bunları yer ve karınlarını tıka basa doldururlar. |
Yaşar Nuri Öztürk | Onlar ondan mutlaka yiyecekler ve karınlarını onunla dolduracaklar. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Derken onlar, onu yerler de karınları şişer. |
Ali Bulaç | Artık gerçekten, ondan yiyecekler böylelikle karınlarını ondan dolduracaklar. |
Süleyman Ateş | Onlar ondan yiyecekler ve karınlarını onunla dolduracaklardır. |
Önceki [37:65]< >[37:67] Sonraki |