1. [37:179] | veebṣir fesevfe yübṣirûn. | وأبصر فسوف يبصرون وَأَبْصِرْ فَسَوْفَ يُبْصِرُونَ |
---|
Elmalılı | (İnecek azabı) gözetle! Yakında onlar da göreceklerdir. |
Y. Ali | And watch (how they fare) and they soon shall see (how thou farest)!
|
Words | | وأبصر - And see,| فسوف - so soon| يبصرون - they will see.| |
Pickthal | And watch, for they will (soon) see. |
Arberry | and see; soon they shall see! |
Shakir | And (then) see, for they too shall see. |
Free Minds | And observe; for they will see. |
Qaribullah | and see, soon they shall see! |
Asad | and see [them for what they are]; and n time they [too] will come to see [what they do not see now]. |
Diyanet Vakfı | Onların halini gör, onlar da göreceklerdir. |
Diyanet | İnecek azabı gözetle, onlar da göreceklerdir. |
Edip Yüksel | Onları gözle; onlar da görecekler. |
Suat Yıldırım | Başlarına inecek azabı gözetle! Zaten kendileri de yakında gerçeği göreceklerdir. |
Yaşar Nuri Öztürk | Ve gör neler olacak. Onlar da görecekler. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve bir bak, bir gözle, onlar da sonuçları neymiş, yakında görecekler. |
Ali Bulaç | Ve seyret; (azabı) yakında göreceklerdir. |
Süleyman Ateş | Ve (bekle de) gör, onlar da göreceklerdir. |
Önceki [37:178]< >[37:180] Sonraki |