1. [32:30] | fea`riḍ `anhüm venteżir innehüm münteżirûn. | فأعرض عنهم وانتظر إنهم منتظرون فَأَعْرِضْ عَنْهُمْ وَانتَظِرْ إِنَّهُم مُّنتَظِرُونَ |
---|
Elmalılı | Şimdi sen onlardan yüz çevir de gözet. Çünkü onlar da gözetmektedirler. |
Y. Ali | So turn away from them, and wait: they too are waiting.
|
Words | | فأعرض - So turn away| عنهم - from them| وانتظر - and wait.| إنهم - Indeed, they| منتظرون - (are) waiting.| |
Pickthal | So withdraw from them (O Muhammad), and await (the event). Lo! they (also) are awaiting (it). |
Arberry | So turn thou away from them, and wait; they too are waiting. |
Shakir | Therefore turn away from them and wait, surely they too are waiting. |
Free Minds | Therefore, turn away from them and wait, for they too are waiting. |
Qaribullah | Therefore turn away from them, and wait, they are waiting. |
Asad | and then leave them alone, and wait [for the truth to unfold as] they, behold, are waiting. |
Diyanet Vakfı | Artık sen onları bırak ve bekle. Zaten onlar da beklemektedirler. |
Diyanet | Onları bırak, bekle; zaten onlar da senin akıbetini beklemektedirler. |
Edip Yüksel | Öyleyse onlardan yüz çevir ve bekle; onlar da beklemektedirler. |
Suat Yıldırım | Şimdi sen onları kendi hallerine bırak. Yardımımızı veya onların helâk edilmelerini bekle!Çünkü onlar da senin helâk olmanı bekliyorlar. [52,30; 11,93; 44,59] |
Yaşar Nuri Öztürk | Artık onlardan yüz çevir ve bekle! Zaten onlar da bekliyorlar. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Artık yüz çevir onlardan ve bekle; şüphe yok ki onlar da beklemedeler. |
Ali Bulaç | Öyleyse, sen onlardan yüz çevir ve bekleyedur; gerçekten onlar da beklemektedirler. |
Süleyman Ateş | Sen onlardan yüz çevir ve bekle, zaten onlar da beklemektedirler. |
Önceki [32:29]< >[33:1] Sonraki |