1. [3:88] | ḫâlidîne fîhâ. lâ yüḫaffefü `anhümü-l`aẕâbü velâ hüm yünżarûn. | خالدين فيها لا يخفف عنهم العذاب ولا هم ينظرون خَالِدِينَ فِيهَا لاَ يُخَفَّفُ عَنْهُمُ الْعَذَابُ وَلاَ هُمْ يُنظَرُونَ |
---|
Elmalılı | Onlar bu (lanetin) içinde ebedî kalacaklardır. Kendilerinden ne bu azab hafifletilir, ne de yüzlerine bakılır. |
Y. Ali | In that will they dwell; nor will their penalty be lightened, nor respite be (their lot);-
|
Words | | خالدين - (They will) abide forever| فيها - in it.| لا - Not| يخفف - will be lightened| عنهم - for them| العذاب - the punishment| ولا - and not| هم - they| ينظرون - will be reprieved.| |
Pickthal | They will abide therein. Their doom will not be lightened, neither will they be reprieved; |
Arberry | therein dwelling forever; the chastisement shall not be lightened for them; no respite shall be given them. |
Shakir | Abiding in it; their chastisement shall not be lightened nor shall they be respited. |
Free Minds | Eternally they will abide in it, the retribution will not be lightened for them, nor will they be reprieved. |
Qaribullah | there they shall live for ever. Their punishment shall not be lightened, nor shall they be given respite. |
Asad | In this state shall they abide; [and] neither will their suffering be lightened, nor will they be granted respite. |
Diyanet Vakfı | Bu lanete ebedi gömülüp gidecekler. Onların azapları hafifletilmez; yüzlerine de bakılmaz. |
Diyanet | Orada temellidirler; onlardan azab hafifletilmez; onların azabı geciktirilmez. |
Edip Yüksel | Orada sürekli kalıcıdırlar; azapları hafifletilmez ve kendilerine bakılmaz. |
Suat Yıldırım | Onlar bu lânetin içinde ebedî kalacaklardır. Ne cezaları hafifletilecek, ne de yüzlerine bakılacaktır. |
Yaşar Nuri Öztürk | O lanet içinde sürekli kalacaklardır. Ne azap hafifletilecektir onlardan ne de yüzlerine bakılacaktır onların. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve bu lanette ebedi kalırlar, ne azapları hafifletilir, ne de yüzlerine bakılır. |
Ali Bulaç | İçinde temelli kalıcıdırlar. Onların azabı hafifletilmez ve onlar gözetilmezler. |
Süleyman Ateş | O(la'net)in içinde ebedi kalacaklardır. Onlardan azab hafifletilmeyecek ve onlara asla fırsat verilmeyecektir. |
Önceki [3:87]< >[3:89] Sonraki |