1. [3:178] | velâ yaḥsebenne-lleẕîne keferû ennemâ nümlî lehüm ḫayrul lienfüsihim. innemâ nümlî lehüm liyezdâdû iŝmâ. velehüm `aẕâbüm mühîn. | ولا يحسبن الذين كفروا أنما نملي لهم خير لأنفسهم إنما نملي لهم ليزدادوا إثما ولهم عذاب مهين وَلاَ يَحْسَبَنَّ الَّذِينَ كَفَرُواْ أَنَّمَا نُمْلِي لَهُمْ خَيْرٌ لِّأَنفُسِهِمْ إِنَّمَا نُمْلِي لَهُمْ لِيَزْدَادُواْ إِثْمًا وَلَهْمُ عَذَابٌ مُّهِينٌ |
---|
Elmalılı | Kâfirler, kendilerine mühlet vermemizin, şahısları için hayırlı olduğunu sanmasınlar. Biz onlara bu mühleti, ancak günahlarını artırsınlar diye veriyoruz. Onlar için alçaltıcı bir azap vardır. |
Y. Ali | Let not the Unbelievers think that our respite to them is good for themselves: We grant them respite that they may grow in their iniquity: But they will have a shameful punishment.
|
Words | | ولا - And (let) not| يحسبن - think| الذين - those who| كفروا - disbelieved| أنما - that| نملي - We give respite| لهم - to them| خير - (is) good| لأنفسهم - for themselves.| إنما - Only| نملي - We give respite| لهم - to them| ليزدادوا - so that they may increase| إثما - (in) sins,| ولهم - and for them| عذاب - (is) a punishment| مهين - humiliating.| |
Pickthal | And let not those who disbelieve imagine that the rein We give them bodeth good unto their souls. We only give them rein that they may grow in sinfulness. And theirs will be a shameful doom. |
Arberry | And let not the unbelievers suppose that the indulgence We grant them is better for them; We grant them indulgence only that they may increase in sin; and there awaits them a humbling chastisement. |
Shakir | And let not those who disbelieve think that Our granting them respite is better for their souls; We grant them respite only that they may add to their sins; and they shall have a disgraceful chastisement. |
Free Minds | And let not those who reject think that We are providing for them out of the goodness of themselves. We are only providing for them so that they may increase in transgression, and they will have a humiliating retribution. |
Qaribullah | Do not let those who disbelieve think that what We delay is better for them. Indeed, We delay for them only that they will increase in sin, and for them a humiliating punishment. |
Asad | And they should not think - they who are bent on denying the truth - that Our giving them rein is good for them: We give them rein only to let them grow in sinfulness; and shameful suffering awaits them. |
Diyanet Vakfı | İnkar edenler sanmasınlar ki, kendilerine mühlet vermemiz onlar için daha hayırlıdır. Onlara ancak günahlarını arttırmaları için fırsat veriyoruz. Onlar için alçaltıcı bir azap vardır. |
Diyanet | İnkar edenler, kendilerine vermiş olduğumuz mühletin sakın kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar. Biz onlara ancak, günahları çoğalsın diye mühlet veriyoruz. Küçültücü azab onlaradır. |
Edip Yüksel | İnkarcılar, vermiş bulunduğum sürenin kendileri için iyi olduğunu sanmasınlar. Günahlarının artması için kendilerine süre veriyoruz. Onlara alçaltıcı bir azap var |
Suat Yıldırım | O kâfirler kendilerine mühlet vermemizin kendileri hakkında hayır olduğunu sanmasınlar. Onlara mühlet vermemiz, günahlarının artması içindir. Onlara zelil ve perişan eden bir azap vardır. [23,55-56; 68,44; 9,55] |
Yaşar Nuri Öztürk | Küfre sapanlar, onlara süre tanımamızın kendileri için hayırlı olduğunu asla düşünmesinler. Onlara, biraz daha günah işlesinler diye süre veriyoruz. Yere geçirecek bir azap var onlar için. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Küfredenler, kendilerine mühlet ve fırsat vermemizi, kendileri için hayırlı sanmasınlar. Onlara mühlet ve fırsat verişimiz, suçlarını arttırmaları içindir ve onlaradır horhakir edici azap. |
Ali Bulaç | O küfre sapanlar, kendilerine tanıdığımız süreyi sakın kendileri için hayırlı sanmasınlar, Biz onlara, ancak günahları daha da artsın, diye süre vermekteyiz. Onlar için aşağılatıcı bir azap vardır. |
Süleyman Ateş | İnkar edenler sanmasınlar ki, kendilerine süre vermemiz, kendileri için hayırlıdır. Biz onlara süre veriyoruz ki günahı artırsınlar. Onlar için alçaltıcı bir azab vardır. |
Önceki [3:177]< >[3:179] Sonraki |