Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 Surah :  28 - KasasGörüntülenen ayet : 75 | 88 - Sure No: 28
Önceki [28:74]< >[28:76] Sonraki
1.
[28:75]
veneza`nâ min külli ümmetin şehîden feḳulnâ hâtû bürhâneküm fe`alimû enne-lḥaḳḳa lillâhi veḍalle `anhüm mâ kânû yefterûn.ونزعنا من كل أمة شهيدا فقلنا هاتوا برهانكم فعلموا أن الحق لله وضل عنهم ما كانوا يفترون
وَنَزَعْنَا مِن كُلِّ أُمَّةٍ شَهِيدًا فَقُلْنَا هَاتُوا بُرْهَانَكُمْ فَعَلِمُوا أَنَّ الْحَقَّ لِلَّهِ وَضَلَّ عَنْهُم مَّا كَانُوا يَفْتَرُونَ
Elmalılı (O gün) her ümmetten bir şahit çıkarır, "Haydin, kesin delilinizi getirin!" deriz. O zaman bilirler ki, hakikat Allah'a aittir ve uydurageldikleri şeyler (putlar) de kendilerinden ayrılıp kaybolmuşlardır.
Y. AliAnd from each people shall We draw a witness, and We shall say: "Produce your Proof": then shall they know that the Truth is in Allah (alone), and the (lies) which they invented will leave them in lurch.
 Words| ونزعنا - And We will draw forth| من - from| كل - every| أمة - nation| شهيدا - a witness| فقلنا - and We will say,| هاتوا - "Bring| برهانكم - your proof?"| فعلموا - Then they will know| أن - that| الحق - the truth| لله - (is) for Allah| وضل - and (will be) lost| عنهم - from them| ما - what| كانوا - they used (to)| يفترون - invent.|
PickthalAnd We shall take out from every nation a witness and We shall say: Bring your proof. Then they will know that Allah hath the Truth, and all that they invented will have failed them.
Arberry And We shall draw out from every nation a witness, and say, 'Produce your proof!' Then will they know that Truth is God's, and there shall go astray from them that they were forging.
ShakirAnd We will draw forth from among every nation a witness and say: Bring your proof; then shall they know that the truth is Allah's, and that which they forged shall depart from them.
Free MindsAnd We will extract from every nation a witness, then We will Say: "Bring forth your proof." They will then realise that all truth belongs with God, and what they had invented will abandon them.
Qaribullah From every nation We will bring a witness, and We shall say to them: 'Produce your proof! ' Then they shall know the truth is with Allah, and their own fabrications will forsake them.
AsadAnd [they will remain silent: for by then] We will have called forth witnesses from within every community, [I.e., the prophets who had appeared at various stages of man's history, and who will now bear witness that they had duly conveyed God's message to the people for whom it was meant.] and will have said [unto the sinners]: "Produce an evidence for what you have been claiming!" [Lit., "Produce your evidence" - i.e., for the possibility of anyone or anything having a share in God's divinity.] And so they will come to understand that all truth is God's [alone]; [I.e., that He is the Ultimate Reality, and that whatever is or could be is an outcome of His will alone.] and all their false imagery will have forsaken them. [For the meaning of the phrase ma kanu yaftarun (lit., "all that they were wont to invent" - rendered by me here as well as in 6:24,7:53, 10:30, 11:21 and 16:87 as "all their false imagery"); see also note on 6:22. A specific instance of such "false imagery" the futility of man's relying on his own wealth and worldly power - is illustrated in the immediately following legend of Qarun (see next note).]
Diyanet Vakfı(O gün) her ümmetten bir şahit çıkarır, (kafirlere): Kesin delilinizi getirin! deriz. O zaman bilirler ki hakikat Allah'a aittir ve uydurageldikleri şeyler (putlar) da kendilerinden ayrılıp kaybolmuşlardır.
DiyanetHer ümmetten bir şahit çıkarır ve "kesin delilinizi ortaya koyun" deriz. O zaman, gerçeğin Allah'a ait olduğunu, uydurduklarının kendilerini bırakıp kaçtığını anlarlar.
Edip YükselHer bir toplumdan bir tanık seçer ve, "Delilinizi getirin," deriz. Böylece, tüm gerçeğin ALLAH'a ait olduğunu öğrenecekler ve uydurmuş oldukları şeyler kendilerini bırakıp kaybolacaktır.
Suat YıldırımO gün her ümmetten birer şahit çıkarırız. Resulleri yalancı sayanlara da:“Haydi bakalım, varsa delilinizi ortaya koyun!” deriz.O zaman onlar, hak ve hakikatin Allah'a ait olduğunu kesinlikle anlar ve uydurdukları tanrılar ise ortada görünmez olur.
Yaşar Nuri ÖztürkHer ümmetten bir tanık çıkarmış da şöyle demişizdir: "Getirin susturucu kanıtınızı!" Bunun üzerine onlar hakkın Allah'a ait olduğunu bilmişlerdir. O iftira aracı yaptıkları şeyler de onları yüzüstü koyup kaybolmuşlardır.
Abdulbaki GölpınarlıVe biz her ümmetten bir tanık getirir de getirin bakalım deriz, delillerinizi. Artık bilirler ki şüphesiz gerçek, Allah'ındır ve uydurdukları şeylerin hepsi de gözlerinden kaybolup gider.
Ali BulaçHer ümmetten bir şahid ayırıp çıkardık da: "Kesin-kanıt (burhan)ınızı getirin" dedik. Artık öğrenmiş oldular ki, hak, gerçekten Allah'ındır ve düzüp uydurdukları kendilerinden uzaklaşıp-kaybolmuşlardır.
Süleyman AteşHer ümmetten bir şahid çıkarırız: "Delilinizi getirin!" deriz. Gerçeğin Allah'a aidolduğunu bilirler ve uydurdukları şeyler kendilerinden sapıp gider.
Önceki [28:74]< >[28:76] Sonraki
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17