1. [113:3] | vemin şerri gâsiḳin iẕâ veḳab. | ومن شر غاسق إذا وقب وَمِن شَرِّ غَاسِقٍ إِذَا وَقَبَ |
---|
Elmalılı | Karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden, |
Y. Ali | From the mischief of Darkness as it overspreads;
|
Words | | ومن - And from| شر - (the) evil| غاسق - (of) darkness| إذا - when| وقب - it spreads| |
Pickthal | From the evil of the darkness when it is intense, |
Arberry | from the evil of darkness when it gathers, |
Shakir | And from the evil of the utterly dark night when it comes, |
Free Minds | "And from the evil of darkness as it falls," |
Qaribullah | from the evil of the darkness when it gathers |
Asad | "and from the evil of the black darkness whenever it descends, |
Diyanet Vakfı | Karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden, |
Diyanet | De ki: "Yaratıkların şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden, hased ettiği zaman hasedcilerin şerrinden, tan yerini ağartan Rabbe sığınırım." |
Edip Yüksel | "Çöktüğü zaman karanlığın şerrinden." |
Suat Yıldırım | Karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden, |
Yaşar Nuri Öztürk | Çöktüğü zaman karanlığın/gelip çattığı zaman göz perdelenmesinin/tutulduğu zaman Ay'ın/battığı zaman Güneş'in/taştığı zaman şehvetin/soktuğu zaman yılanın/ümit kırdığı zaman musibetin şerrinden! |
Abdulbaki Gölpınarlı | Çöküp etrafı kapladığı zaman karanlığın şerrinden. |
Ali Bulaç | Karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden, |
Süleyman Ateş | Karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden, |
Önceki [113:2]< >[113:4] Sonraki |