1. [104:4] | kellâ leyümbeẕenne fi-lḥuṭameh. | كلا لينبذن في الحطمة كَلَّا لَيُنبَذَنَّ فِي الْحُطَمَةِ |
---|
Elmalılı | Hayır, andolsun ki, o hutame (cehennem)ye atılacaktır. |
Y. Ali | By no means! He will be sure to be thrown into That which Breaks to Pieces,
|
Words | | كلا - Nay!| لينبذن - Surely he will be thrown| في - in| الحطمة - the Crusher.| |
Pickthal | Nay, but verily he will be flung to the Consuming One. |
Arberry | No indeed; he shall be thrust into the Crusher; |
Shakir | Nay! he shall most certainly be hurled into the crushing disaster, |
Free Minds | Never! He will be thrown into the Destroyer. |
Qaribullah | On the contrary! He shall be flung to the Crusher. |
Asad | Nay, but [in the life to come such as] he shall indeed be abandoned to crushing torment! |
Diyanet Vakfı | Hayır! Andolsun ki o, Hutame'ye atılacaktır. |
Diyanet | Hayır; o, and olsun ki, Hutame'ye atılacaktır. |
Edip Yüksel | Asla; onu Hutama'ya atacağım. |
Suat Yıldırım | Hayır! (Vazgeçsin bu hülyadan, malı kendisini kurtaramaz) Mutlaka o Hutame'ye fırlatılır. |
Yaşar Nuri Öztürk | Hayır, iş, sandığı gibi değil! Yemin olsun ki fırlatılıp atılacaktır o kırıp geçirene, yalayıp yutana/Hutame'ye. |
Abdulbaki Gölpınarlı | İş öyle değil, andolsun ki o, kırıp döken, silip süpüren cehenneme atılır. |
Ali Bulaç | Hayır; andolsun o, 'hutame'ye atılacaktır. |
Süleyman Ateş | Hayır, andolsun ki o, Hutame'ye atılacaktır. |
Önceki [104:3]< >[104:5] Sonraki |