1. [101:6] | feemmâ men ŝeḳulet mevâzînüh. | فأما من ثقلت موازينه فَأَمَّا مَن ثَقُلَتْ مَوَازِينُهُ |
---|
Elmalılı | O gün kimin tartıları ağır basarsa o, hoşnut olacağı bir hayat içindedir. |
Y. Ali | Then, he whose balance (of good deeds) will be (found) heavy,
|
Words | | فأما - Then as for| من - (him) whose| ثقلت - (are) heavy| موازينه - his scales,| |
Pickthal | Then, as for him whose scales are heavy (with good works), |
Arberry | Then he whose deeds weigh heavy in the Balance |
Shakir | Then as for him whose measure of good deeds is heavy, |
Free Minds | As for him whose weights are heavy. |
Qaribullah | Then he whose deeds weigh heavy in the Scale |
Asad | And then, he whose weight [of good deeds] is heavy in the balance |
Diyanet Vakfı | O gün kimin tartılan ameli ağır gelirse. |
Diyanet | Ama tartıları ağır gelen kimse hoş bir hayat içinde olacaktır. |
Edip Yüksel | Kimin tartıları ağır gelirse, |
Suat Yıldırım | Artık kimin tartıları ağır basarsa, |
Yaşar Nuri Öztürk | İşte o gün, tartıları ağır basan kişi, |
Abdulbaki Gölpınarlı | Artık kimin ki terazilerindeki tartısı ağır gelir. |
Ali Bulaç | İşte, kimin tartıları ağır basarsa, |
Süleyman Ateş | Kimin tartıları ağır gelirse, |
Önceki [101:5]< >[101:7] Sonraki |