1. [6:152] | velâ taḳrabû mâle-lyetîmi illâ billetî hiye aḥsenü ḥattâ yeblüga eşüddeh. veevfü-lkeyle velmîzâne bilḳisṭ. lâ nükellifü nefsen illâ vus`ahâ veiẕâ ḳultüm fa`dilû velev kâne ẕâ ḳurbâ. vebi`ahdi-llâhi evfû. ẕâliküm veṣṣâküm bihî le`alleküm teẕekkerûn. | ولا تقربوا مال اليتيم إلا بالتي هي أحسن حتى يبلغ أشده وأوفوا الكيل والميزان بالقسط لا نكلف نفسا إلا وسعها وإذا قلتم فاعدلوا ولو كان ذا قربى وبعهد الله أوفوا ذلكم وصاكم به لعلكم تذكرون وَلاَ تَقْرَبُواْ مَالَ الْيَتِيمِ إِلاَّ بِالَّتِي هِيَ أَحْسَنُ حَتَّى يَبْلُغَ أَشُدَّهُ وَأَوْفُواْ الْكَيْلَ وَالْمِيزَانَ بِالْقِسْطِ لاَ نُكَلِّفُ نَفْسًا إِلاَّ وُسْعَهَا وَإِذَا قُلْتُمْ فَاعْدِلُواْ وَلَوْ كَانَ ذَا قُرْبَى وَبِعَهْدِ اللّهِ أَوْفُواْ ذَلِكُمْ وَصَّاكُم بِهِ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ |
---|
Elmalılı | Yetimin malına yaklaşmayın; yalnız erginlik çağına erişinceye kadar (malına) en güzel biçimde (yaklaşabilir ve uygun şekilde harcayabilirsiniz). Ölçü ve tartıyı tam adaletle yapın. Biz kimseye gücünün yettiğinden fazlasını teklif etmeyiz. Söylediğiniz zaman da, yakınınız da olsa âdil olun ve Allah'a verdiğiniz sözü tutun. Öğüt alıp düşünesiniz diye Allah bunları size emretmiştir. | Y. Ali | And come not nigh to the orphan's property, except to improve it, until he attain the age of full strength; give measure and weight with (full) justice;- no burden do We place on any soul, but that which it can bear;- whenever ye speak, speak justly, even if a near relative is concerned; and fulfil the covenant of Allah: thus doth He command you, that ye may remember.
| Words | | ولا - And (do) not| تقربوا - go near| مال - wealth| اليتيم - (of) the orphans| إلا - except| بالتي - with that| هي - which| أحسن - (is) best| حتى - until| يبلغ - he reaches| أشده - his maturity.| وأوفوا - And give full| الكيل - [the] measure| والميزان - and the weight| بالقسط - with justice.| لا - Not| نكلف - We burden| نفسا - any soul| إلا - except| وسعها - (to) its capacity.| وإذا - And when| قلتم - you speak| فاعدلوا - then be just| ولو - even if| كان - he is| ذا - (one of).| قربى - a near relative.| وبعهد - And (the) Covenant| الله - (of) Allah| أوفوا - fulfil.| ذلكم - That| وصاكم - (He) has enjoined on you| به - with it| لعلكم - so that you may| تذكرون - remember.| | Pickthal | And approach not the wealth of the orphan save with that which is better, till he reach maturity. Give full measure and full weight, in justice. We task not any soul beyond its scope. And if ye give your word, do justice thereunto, even though it be (against) a kinsman; and fulfil the covenant of Allah. This He commandeth you that haply ye may remember. | Arberry | And that you approach not the property of the orphan, save in the fairer manner, until he is of age. And fill up the measure and the balance with justice. We charge not any soul save to its capacity. And when you speak, be just, even if it should be to a near kinsman. And fulfil God's covenant. That then He has charged you with; haply you will remember. | Shakir | And do not approach the property of the orphan except in the best manner until he attains his maturity, and give full measure and weight with justice-- We do not impose on any soul a duty except to the extent of its ability; and when you speak, then be just though it be (against) a relative, and fulfill Allah's covenant; this He has enjoined you with that you may be mindful; | Free Minds | "And do not come near the money of the orphan, except for what is best, until he reached his maturity; and give honestly full measure and weight equitably. We do not burden a soul except by what it can bear, and if you speak then be just even if against a relative; and regarding the pledges made to God, you shall observe them. This He has enjoined you that you may remember." | Qaribullah | Do not touch the wealth of the orphan, except in the fairer manner until he reaches maturity. Give just weight and full measure, We never charge a soul with more than it can bear. When you speak, be just, even if it affects your own kinsmen. Fulfill the covenant of Allah. With such He charges you, in order that you remember. | Asad | and do not touch the substance of an orphan - save to improve it-before he comes of age." And [in all your dealings] give full measure and weight,'" with equity: [however,] We do not burden any human being with more than he is well able to bear; and when you voice an opinion, be just, even though it be [against] one near of kin. '12 And [always] observe your bond with God: this has He enjoined upon you, so that you might keep it in mind. | Diyanet Vakfı | Rüşd çağına erişinceye kadar, yetimin malına, sadece en iyi tutumla yaklaşın; ölçü ve tartıyı adaletle yapın. Biz herkese ancak gücünün yettiği kadarını yükleriz. Söz söylediğiniz zaman, yakınlarınız dahi olsa adaletli olun, Allah'a verdiğiniz sözü tutun. İşte Allah size, iyice düşünesiniz diye bunları emretti. | Diyanet | Yetim malına, erginlik çağına erişene kadar en iyi şeklin dışında yaklaşmayın; ölçüyü ve tartıyı doğru yapın. Biz kişiye ancak gücünün yeteceği kadar yükleriz. Konuştuğunuzda, akraba bile olsa sözünüzde adil olun. Allah'ın ahdini yerine getirin. Allah size bunları öğüt almanız için buyurmaktadır. | Edip Yüksel | Erginlik çağına erişinceye kadar yetim malına yaklaşmayın. Ölçüyü ve tartıyı doğru dürüst yapın. Kişiye gücünün yetmediğini yüklemeyiz. Konuştuğunuz zaman akrabanız aleyhinde bile olsa doğru olun. ALLAH'a verdiğiniz sözü tutunuz. Bunlar, ders alasınız diye O'nun size verdiği öğütlerdir. | Suat Yıldırım | Rüşdüne erinceye kadar, yetimin malına en güzel şeklin dışında bir sûrette yaklaşmayın.Ölçüyü, tartıyı tam ve doğru yapın. Biz hiç kimseye gücünün yettiğinden fazlasını yüklemeyiz.Hakkında konuştuğunuz kimse, akrabanız bile olsa, yine doğruyu söyleyin!Allah'a verdiğiniz ahdi tutun. İşte düşünüp tutasınız diye Allah size bunları emretti. [5,8; 7, 85; 11,85; 17,35; 83,1-6] {KM, Levililer 19,35-36; Tesniye 25,13-16; Hezekiel 45;10} | Yaşar Nuri Öztürk | "Yetimin malına yaklaşmayın! Ancak rüştüne erişinceye kadar en güzel yolla ilgilenme hali müstesna. Ölçme ve tartmayı tam bir dürüstlükle yerine getirin. Hiç kimseye yaratılış kapasitesinin üstünde yükümlülük getirmiyoruz. Konuştuğunuz zaman, yakınlarınız/aleyhine de olsa, adaleti gözetin. Ve Allah'a verdiğiniz söze sadık kalın. Düşünüp öğüt alasınız diye O size bunları önerdi. | Abdulbaki Gölpınarlı | Ergenlik çağına gelinceye dek, en iyi bir şekilde olmadıkça yetimin malına yaklaşmayın ve ölçeği, teraziyi dosdoğru ölçüp tartın. Hiçbir kimseye, kudretinden aşırı bir şey teklif edilmemiştir ve söz söylediğiniz zaman hısımınız bile olsa adaleti mutlaka gözetin ve Allah'la ettiğiniz ahde vefa edin. İşte düşünüp öğüt almanız için bunları emretmiştir size. | Ali Bulaç | "Yetimin malına, o erginlik çağına erişinceye kadar -o en güzel (şeklin) dışında- yaklaşmayın. Ölçüyü ve tartıyı doğru olarak yapın. Hiçbir nefse, gücünün kaldırabileceği dışında bir şey yüklemeyiz. Söylediğiniz zaman -yakınınız dahi olsa- adil olun. Allah'ın ahdine vefa gösterin. İşte bunlarla size tavsiye (emr) etti; umulur ki öğüt alıp-düşünürsünüz." | Süleyman Ateş | Yetimin malına yaklaşmayın: yalnız erginlik çağına erişinceye kadar (onun malına) en güzel biçimde (yaklaşabilir, onu uygun tarzda sarfedebilirsiniz); ölçü ve tartıyı tam adaletle (dengeli) yapın. Biz, kişiye gücünün yettiğinden fazlasını teklif etmeyiz. Söylediğiniz zaman da akrabanız da olsa adalet yapın ve Allah'a verdiğiniz sözü tutun. Hatırlayıp öğüt alasınız diye (Allah) size bunları tavsiye etti. | Önceki [6:151]< >[6:153] Sonraki |
|