1. [6:134] | inne mâ tû`adûne leâtiv vemâ entüm bimü`cizîn. | إن ما توعدون لآت وما أنتم بمعجزين إِنَّ مَا تُوعَدُونَ لَآتٍ وَمَا أَنتُم بِمُعْجِزِينَ |
---|
Elmalılı | Size vaad edilenler muhakkak gelecektir, siz, onun önüne geçemezsiniz. |
Y. Ali | All that hath been promised unto you will come to pass: nor can ye frustrate it (in the least bit).
|
Words | | إن - Indeed,| ما - what| توعدون - you are promised| لآت - (is) sure to come.| وما - And not| أنتم - (can) you| بمعجزين - escape (it).| |
Pickthal | Lo! that which ye are promised will surely come to pass, and ye cannot escape. |
Arberry | The thing you are promised, that will surely come; you cannot frustrate it. |
Shakir | Surely what you are threatened with must come to pass and you cannot escape (it). |
Free Minds | What you have been promised will come, you cannot escape it. |
Qaribullah | That which you are promised is sure to come. You shall not frustrate Me. |
Asad | Verily, that [reckoning] which you are promised is bound to come, and you cannot elude it! |
Diyanet Vakfı | Size vadedilen mutlaka gelecektir; siz bunu önleyemezsiniz. |
Diyanet | Size vadedilen, mutlaka yerine gelecektir; siz O'nu aciz kılamazsınız. |
Edip Yüksel | Size söz verilenler elbette yerine gelecektir ve onun önüne geçemezsiniz. |
Suat Yıldırım | Size vâd edilen şeyler mutlaka gelecektir, siz bunun önüne geçemezsiniz. |
Yaşar Nuri Öztürk | Size vaat edilen şeyler kesinlikle meydana gelecektir. Siz engel olamazsınız. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Muhakkak size vaadedilen şeyler gelecek ve siz, olacak şeylerin önüne geçemezsiniz. |
Ali Bulaç | Hiç şüphesiz, size vadedilen mutlaka gelecektir. Ve siz aciz bırakılacak değilsiniz. |
Süleyman Ateş | Size söylenen uyarı, muhakkak gelecektir, siz onu engelleyemezsiniz. |
Önceki [6:133]< >[6:135] Sonraki |