1. [55:41] | yü`rafü-lmücrimûne bisîmâhüm feyü'ḫaẕü binnevâṣî vel'aḳdâm. | يعرف المجرمون بسيماهم فيؤخذ بالنواصي والأقدام يُعْرَفُ الْمُجْرِمُونَ بِسِيمَاهُمْ فَيُؤْخَذُ بِالنَّوَاصِي وَالْأَقْدَامِ |
---|
Elmalılı | Suçlular simalarından tanınır, alınlarından ve ayaklarından tutulur. |
Y. Ali | (For) the sinners will be known by their marks: and they will be seized by their forelocks and their feet.
|
Words | | يعرف - Will be known| المجرمون - the criminals| بسيماهم - by their marks| فيؤخذ - and will be seized| بالنواصي - by the forelocks| والأقدام - and the feet.| |
Pickthal | The guilty will be known by their marks, and will be taken by the forelocks and the feet. |
Arberry | The sinners shall be known by their mark, and they shall be seized by their forelocks and their feet. |
Shakir | The guilty shall be recognized by their marks, so they shall be seized by the forelocks and the feet. |
Free Minds | The guilty will be recognized by their features; they will be taken by the forelocks and the feet. |
Qaribullah | The sinners shall be known by their mark, they shall be seized by their forelocks and their feet. |
Asad | All who were lost in sin shall by their marks be known, and shall by their forelocks and their feet be seized! [This is an allusion to their utter humiliation and disgrace. When the ancient Arabs wanted to stress someone's subjection to another person, they would say, "His forelock is in the hand of so-and-so." (See also 96:15-16 and the corresponding note.)] |
Diyanet Vakfı | Suçlular, simalarından tanınır, perçemlerinden ve ayaklarından yakalanırlar. |
Diyanet | Suçlular simalarından tanınırlar da, alın saçlarından ve ayaklarından yakalanırlar. |
Edip Yüksel | Suçlular yüzlerinden tanınır ve yaka paça götürülürler. |
Suat Yıldırım | Suçlular simalarından tanınırlar, perçemlerinden ve ayaklarından tutulup yaka paça cehenneme atılırlar. |
Yaşar Nuri Öztürk | Suçlular, yüzlerinden tanınır da yakalanırlar perçemlerinden ve ayaklarından. |
Abdulbaki Gölpınarlı | Suçlular, yüzlerindeki alametten tanınırlar da perçemlerinden ve ayaklarından tutulurlar. |
Ali Bulaç | (Çünkü o gün) Suçlu-günahkarlar, simalarından tanınır da alınlarından ve ayaklarından yakalanırlar. |
Süleyman Ateş | Suçlular, simalarından tanınır, alınlar(ın)dan ve ayaklar(ın)dan tutulur. |
Önceki [55:40]< >[55:42] Sonraki |