1. [46:28] | felevlâ neṣarahümü-lleẕîne-tteḫaẕû min dûni-llâhi ḳurbânen âliheh. bel ḍallû `anhüm. veẕâlike ifkühüm vemâ kânû yefterûn. | فلولا نصرهم الذين اتخذوا من دون الله قربانا آلهة بل ضلوا عنهم وذلك إفكهم وما كانوا يفترون فَلَوْلَا نَصَرَهُمُ الَّذِينَ اتَّخَذُوا مِن دُونِ اللَّهِ قُرْبَانًا آلِهَةً بَلْ ضَلُّوا عَنْهُمْ وَذَلِكَ إِفْكُهُمْ وَمَا كَانُوا يَفْتَرُونَ |
---|
Elmalılı | Allah'ı bırakıp da kendilerine yakınlık sağlamak için edindikleri ilâhları onlara yardım etselerdi ya! Ama hayır, aksine onlardan kaybolup gittiler. İşte bu onların yalanları ve uydurup durdukları iftiralarıdır. | Y. Ali | Why then was no help forthcoming to them from those whom they worshipped as gods, besides Allah, as a means of access (to Allah)? Nay, they left them in the lurch: but that was their falsehood and their invention.
| Words | | فلولا - Then why (did) not| نصرهم - help them| الذين - those whom| اتخذوا - they had taken| من - besides| دون - besides| الله - Allah| قربانا - gods as a way of approach?| آلهة - gods as a way of approach?| بل - Nay,| ضلوا - they were lost| عنهم - from them.| وذلك - And that| إفكهم - (was) their falsehood| وما - and what| كانوا - they were| يفترون - inventing.| | Pickthal | Then why did those whom they had chosen for gods as a way of approach (unto Allah) not help them? Nay, but they did fail them utterly. And (all) that was their lie, and what they used to invent. | Arberry | Then why did those not help them that they had taken to themselves as mediators, gods apart from God? Not so; but they went astray from them, and that was their calumny, and what they had been forging. | Shakir | Why did not then those help them whom they took for gods besides Allah to draw (them) nigh (to Him)? Nay! they were lost to them; and this was their lie and what they forged. | Free Minds | Why then did the idols they set up to bring them closer to God fail to help them? Instead, they abandoned them. Such was their lie, and what they fabricated. | Qaribullah | Why did not those who they took, other than Allah, as mediating gods help them! Indeed, they went astray from them! Such were their lies and what they were forging. | Asad | But, then, did those [beings] whom they had chosen to worship as deities beside God, hoping that they would bring them nearer [to Him], help them [in the end]? [This clause gives the meaning of the expression qurbanan, which contains an allusion not merely to false deities but also to the deification of saints, living or dead, who allegedly act as mediators between man and the transcendental Supreme Being.] Nay, they forsook them: for that [alleged divinity] was but an outcome of their self-delusion and all their false imagery. [Lit., "that was their lie and all that they were wont to invent".] | Diyanet Vakfı | Allah'tan başka kendilerine yakınlık sağlamak için tanrı edindikleri şeyler, kendilerine yardım etselerdi ya! Hayır, onları bırakıp gittiler. Bu onların yalanı ve uydurup durdukları şeydir. | Diyanet | O zamanlar, Allah'ı bırakıp da O'na yakınlık peyda etmek için edindikleri tanrılar kendilerine yardım etmeli değil miydi? Ama tanrıları onlardan uzaklaştılar. Bu, onların yalanı ve uydurup durdukları şeydir. | Edip Yüksel | ALLAH'tan başka, O'na yakınlık sağlamak amacıyla edindikleri tanrılar kendilerine yardım etmeli değil miydi? Aksine, onları terkettiler. İşte onların yalanları ve uydurmaları böyledir. | Suat Yıldırım | Kendilerine Allah'ın nezdinde yakınlık sağlasınlar diye Allah’tan başka edindikleri tanrılar, o müşrikleri kurtarsalardı ya!Bilakis onlar ortalıktan kaybolup kendilerini terk ettiler.İşte onların sapıtmalarının ve uydurup durdukları iftiralarının neticesi bundan ibarettir. | Yaşar Nuri Öztürk | Allah'ın yanında yakınlık sağlamak için edindikleri ilahlar, onlara yardım etseydi ya! Tam aksine, onlardan uzaklaşıp kayboldular. Bu, onların yalanları, uydurup durduklarıydı. | Abdulbaki Gölpınarlı | Peki, Allah'ı bırakıp da mabud olarak kabul ettikleri ve Tanrıya yaklaşmak için tapındıkları putlar, ne diye yardım etmedi onlara? Hayır, hatta kaybolup gittiler gözlerinden ve bu, onların yalanıydı ve onların iftirası. | Ali Bulaç | Bu durumda, Allah'ı bırakıp yakınlık (sağlamak) için edindikleri ilahlar, onlara yardım etselerdi ya. Hayır, onlar, kendilerinden kaybolup gittiler. Bu (yalancı ilahlar ve onlara yükledikleri), onların yalanları ve uydurduklarıdır. | Süleyman Ateş | Allah'tan başka, kendilerine (Allah yanında) yakınlık sağlamak için tanrı edindikleri şeyler, kendilerine yardım etselerdi ya! Hayır, (tanrıları), onlardan kaybolup gittiler. İşte onların yalanları ve uydurmaları budur. | Önceki [46:27]< >[46:29] Sonraki |
|