Kelime

Kelime<not selected>
Kök<not selected>
Konum[:]

Lütfen mavi renkteki Arapça herhangi bir kelimeyi tıklayınız.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
15 farklı meali görmek için lütfen [Sure:Ayet] numarasına tıklayınız
Ayet(ler): 1 Surah :  46 - AhkafGörüntülenen ayet : 22 | 35 - Sure No: 46
Önceki [46:21]< >[46:23] Sonraki
1.
[46:22]
ḳâlû eci'tenâ lite'fikenâ `an âlihetinâ. fe'tinâ bimâ te`idünâ in künte mine-ṣṣâdiḳîn.قالوا أجئتنا لتأفكنا عن آلهتنا فأتنا بما تعدنا إن كنت من الصادقين
قَالُوا أَجِئْتَنَا لِتَأْفِكَنَا عَنْ آلِهَتِنَا فَأْتِنَا بِمَا تَعِدُنَا إِن كُنتَ مِنَ الصَّادِقِينَ
Elmalılı Onlar: "Sen bizi ilâhlarımızdan çevirmek için mi geldin? Eğer doğru söyleyenlerden isen o bize vaad edip durduğun azabı haydi getir." dediler.
Y. AliThey said: "Hast thou come in order to turn us aside from our gods? Then bring upon us the (calamity) with which thou dost threaten us, if thou art telling the truth?"
 Words| قالوا - They said,| أجئتنا - "Have you come to us| لتأفكنا - to turn us away| عن - from| آلهتنا - our gods?| فأتنا - Then bring us| بما - what| تعدنا - you threaten us,| إن - if| كنت - you are| من - of| الصادقين - the truthful."|
PickthalThey said: Hast come to turn us away from our gods? Then bring upon us that wherewith thou threatenest us, if thou art of the truthful.
Arberry They said, 'What, hast thou come to pervert us from our gods? Then bring us that thou promisest us, if indeed thou speakest truly.'
ShakirThey said: Have you come to us to turn us away from our gods; then bring us what you threaten us with, if you are of the truthful ones.
Free MindsThey said: "Have you come to us to divert us away from our gods? Then bring us what you are promising us, if you are truthful!"
Qaribullah 'Have you come to turn us away from our gods (they replied)? If what you say is true then bring down that which you promise us! '
AsadThey answered: "Hast thou come to seduce us away from our gods? Bring, then, upon us that [doom] with which thou threaten us, if thou art a man of truth!"
Diyanet Vakfı"Sen bizi tanrılarımızdan çevirmek için mi bize geldin? Hadi, doğru söyleyenlerden isen, bizi tehdit ettiğin şeyi başımıza getir" dediler.
Diyanet"Bize, bizi tanrılarımızdan alıkoymak için mi geldin? Doğru sözlülerden isen, bizi tehdit ettiğin şeyi başımıza getir" dediler.
Edip Yüksel"Bizi tanrılarımızdan saptırmak için mi bize geldin? Doğru sözlü isen bize söz verdiğini getir bakalım," dediler.
Suat YıldırımOnlar: “Sen bizi tanrılarımızdan vazgeçirmeye mi geldin!Haydi, iddianda tutarlı isen, geleceğini bildirerek bizi tehdit ettiğin azabı başımıza getir bakalım!” dediler.
Yaşar Nuri ÖztürkDediler: "Sen bizi, tanrılarımızdan yüz geri etmek için mi geldin? Eğer doğru sözlülerden isen, bizi tehdit ettiğin şeyi ortaya getir."
Abdulbaki GölpınarlıOnlar, sen demişlerdi, bizi mabutlarımızdan vaz geçirmeye mi geldin, doğru söyleyenlerdensen bize vaadettiğini getir başımıza artık.
Ali BulaçDediler ki: "Sen, bizi ilahlarımızdan çevirmek için mi bize geldin? Şu halde eğer doğru söylüyorsan, tehdit ettiğin şeyi, bize getir."
Süleyman AteşDediler: "Sen bizi tanrılarımızdan çevirmek için mi geldin? Doğrulardan isen bizi tehdidettiğin şeyi bize getir."
Önceki [46:21]< >[46:23] Sonraki
Burada sunulan verilerin tamamı kontrol edilmemiştir. Lütfen orijinal kaynaklardan doğruluğunu kontrol ediniz. Türkçe Tercümeler, tanzil.net internet sitesinden temin edilmiştir. Çalışmamızda kullanılan veritabanı, openburhan.net projesinin veritabanının yeniden düzenlenmiş halidir. Kur'an-ı Kerim sayfasına dönüş için tıklayınız. Urduca-İngilizce OpenBurhan versiyonu için tıklayınız. Çalışmamızda kullanılan verilerin ve dosyaların telif hakları sahiplerine aittir.
OpenBurhanTR 2.0.17