1. [43:34] | velibüyûtihim ebvâbev vesüruran `aleyhâ yettekiûn. | ولبيوتهم أبوابا وسررا عليها يتكئون وَلِبُيُوتِهِمْ أَبْوَابًا وَسُرُرًا عَلَيْهَا يَتَّكِؤُونَ |
---|
Elmalılı | Onların evleri için gümüşten kapılar, üzerine yaslanacakları koltuklar yapardık. |
Y. Ali | And (silver) doors to their houses, and thrones (of silver) on which they could recline,
|
Words | | ولبيوتهم - And for their houses| أبوابا - doors| وسررا - and couches| عليها - upon which| يتكئون - they recline| |
Pickthal | And for their houses doors (of silver) and couches of silver whereon to recline, |
Arberry | and doors to their houses, and couches whereon to recline, |
Shakir | And the doors of their houses and the couches on which they recline, |
Free Minds | And for their homes, gates, and furnishings on which they could recline. |
Qaribullah | with doors to their houses and couches on which to recline; |
Asad | and [silver] doors for their houses, and [silver] couches whereon to recline, |
Diyanet Vakfı | Evlerinin kapılarını ve üzerine yaslanacakları koltukları da (hep gümüşten yapardık). |
Diyanet | Eğer bütün insanlar tek ümmet olma durumuna gelmeyecek olsaydı, Rahman olan Allah'ı inkar edenlerin evlerinin tavanlarını, üzerinde yükseldikleri merdivenleri, evlerinin kapılarını, üzerine yaslanacakları kerevetleri gümüşten yapar ve altın bezeklerle işlerdik. Bunların hepsi ancak dünya hayatının geçimliğidir. Ahiret, Rabbinin katında O'na karşı gelmekten sakınanlaradır. |
Edip Yüksel | Evlerine kapılar ve konforlu mobilyalar. |
Suat Yıldırım | Eğer, bütün insanların dinsizliğe imrenecek bir tek ümmet haline gelme mahzuru olmasaydı, Rahman'ı inkâr edenlerin evlerinin tavanlarını ve çıkacakları merdivenleri, evlerinin kapılarını, üzerine kurulacakları koltukları hep gümüşten yapardık. Onları altına, mücevhere boğardık. Fakat bütün bunlar dünya hayatının geçici metâından ibarettir. Âhiret ise Rabbinin nezdinde Allah’a karşı gelmekten sakınanlara mahsustur. |
Yaşar Nuri Öztürk | Evlerine kapılar, üzerlerinde yan yatacakları koltuklar yapardık; |
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve evlerinin kapılarını ve üstüne oturup yaslandıkları tahtları gümüşten yapardık. |
Ali Bulaç | Evlerine kapılar ve üzerinde yaslanıp-dayanacakları koltuklar, |
Süleyman Ateş | Ve evlerine kapılar ve üzerine yaslanacakları koltuklar, divanlar. |
Önceki [43:33]< >[43:35] Sonraki |