1. [40:3] | gâfiri-ẕẕembi veḳâbili-ttevbi şedîdi-l`iḳâbi ẕi-ṭṭavl. lâ ilâhe illâ hû. ileyhi-lmeṣîr. | غافر الذنب وقابل التوب شديد العقاب ذي الطول لا إله إلا هو إليه المصير غَافِرِ الذَّنبِ وَقَابِلِ التَّوْبِ شَدِيدِ الْعِقَابِ ذِي الطَّوْلِ لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ إِلَيْهِ الْمَصِيرُ |
---|
Elmalılı | O, günah bağışlayıcı, tevbe kabul edici, azabı şiddetli, kerem sahibi Allah'tandır ki O'ndan başka ilâh yoktur. Hem dönüş O'nadır. | Y. Ali | Who forgiveth sin, accepteth repentance, is strict in punishment, and hath a long reach (in all things). there is no god but He: to Him is the final goal.
| Words | | غافر - (The) Forgiver| الذنب - (of) the sin,| وقابل - and (the) Acceptor| التوب - (of) [the] repentance,| شديد - severe| العقاب - (in) the punishment,| ذي - Owner (of) the abundance.| الطول - Owner (of) the abundance.| لا - (There is) no| إله - god| إلا - except| هو - Him;| إليه - to Him,| المصير - (is) the final return.| | Pickthal | The Forgiver of sin, the Accepter of repentance, the Stern in punishment, the Bountiful. There is no Allah save Him. Unto Him is the journeying. | Arberry | Forgiver of sins, Accepter of penitence, Terrible in retribution, the Bountiful; there is no god but He, and unto Him is the homecoming. | Shakir | The Forgiver of the faults and the Acceptor of repentance, Severe to punish, Lord of bounty; there is no god but He; to Him is the eventual coming. | Free Minds | Forgiver of sins, and acceptor of repentance, severe in retribution, with ability to reach. There is no god other than Him, to Him is the ultimate destiny. | Qaribullah | The Forgiver of sins and the Acceptor of repentance. Stern in retribution, the Bountiful, there is no god except He and to Him is the arrival. | Asad | forgiving sins and accepting repentance, severe in retribution, limitless in His bounty. There is no deity save Him: with Him is all journeys' end. | Diyanet Vakfı | O, günahı bağışlayan, tevbeyi kabul eden, azabı çetin, lütuf sahibi Allah'tandır ki. O'ndan başka hiçbir ilah yoktur, dönüş ancak O'nadır. | Diyanet | O, günahı bağışlayan, tevbeyi kabul eden, cezası şiddetli, lütfu bol olandır. O'ndan başka tanrı yoktur, dönüş O'nadır. | Edip Yüksel | Günahları Bağışlayan, Tevbeyi Kabul Eden, Cezası Şiddetli, Sonsuz Güç Sahibi... O'ndan başka tanrı yoktur. Dönüş O'nadır | Suat Yıldırım | O, aynı zamanda günahları bağışlar, tövbeleri kabul buyurur, ama cezalandırması da çetin olup, lütuf ve ihsanı pek geniştir.Ondan başka tanrı yoktur.Dönüş yalnız O'na olacaktır. [15,49-50; 14,34; 13,41] | Yaşar Nuri Öztürk | Ğafir'dir, günahı affedendir. Tövbeyi kabul eden, azabı çetin, lütfu bol olandır O. İlah yoktur O'ndan gayrı. Yalnız O'nadır varış ve dönüş. | Abdulbaki Gölpınarlı | Odur suçları örten ve tövbeleri kabul eden ve azabı şiddetli olan ve kullarına nimetler ihsan eden; yoktur ondan başka tapacak ve dönüp varılacak yer, onun tapısıdır ancak. | Ali Bulaç | Günahı bağışlayan, tevbeyi kabul eden, cezası pek şiddetli olan ve lütuf sahibi (Allah'tan). O'ndan başka İlah yoktur. Dönüş O'nadır. | Süleyman Ateş | Günahı bağışlayan, tevbeyi kabul eden, azabı çetin olan, lutuf sahibi (Allah tarafından). O'ndan başka tanrı yoktur, dönüş O'nadır. | Önceki [40:2]< >[40:4] Sonraki |
|